Odaklanma sorununu çözmek için 8 etkili öneri

Hayatımızın olmazsa olmazları arasında yer alan belirli şeyler vardır. Meşguliyet, dikkat dağınıklığı, erteleme, bildirimlere göz atma, mesajları inceleme, mesaj yazma, fotoğraf beğenme, fotoğraf paylaşma derken kendimizi büyük bir çukurun içinde buluruz. O anlarda hangi işle uğraşıyorsak uğraşalım odaklanma konusunda problem yaşarız.

Odaklanma insanın sahip olması gereken en önemli becerilerden biridir. Zihnin her seferinde odaklanman gereken noktadan başka bir yere kaydığında zaman ve enerji kaybı yaşarsın. Bu nedenle odaklanmayı başardığın sürece bir işi çok daha zorlaşmadan yerine getirme başarısını gösterirsin.

Hayatımızın olmazsa olmazları arasında yer alan belirli şeyler vardır. Meşguliyet, dikkat dağınıklığı, erteleme, bildirimlere göz atma, mesajları inceleme, mesaj yazma, fotoğraf beğenme, fotoğraf paylaşma derken kendimizi büyük bir çukurun içinde buluruz. O anlarda hangi işle uğraşıyorsak uğraşalım odaklanma konusunda problem yaşarız.

Neden odaklanma sorunu yaşarsın?

Ben dahil olmak üzere birçoğumuz daha anlamlı, daha odaklı ve dikkatli bir hayata sahip olmak isteriz. Bunu biliyor olsak dahi gereklilikleri yerine getiremediğimiz için bunu başaramayız. Bu başarısızlığın ardındaki nedenler çok açık bir biçimde önümüzde dursa dahi görmek istemeyiz.

Kısa süreliğine arkana yaslanıp son birkaç günde yaptıklarını düşünür müsün? Yaptıklarının içerisinde her ne olursa olsun bol bol dikkatinin dağıldığını görebilirsin. Bu yetmezmiş gibi yine bol bol erteleme yapmış olabilirsin. Etrafında olup biten pek çok şeye cevap yetiştirirsin, birçok farklı karar alırsın ama tüm bu kaosun içerisinde bir türlü dikkatini toplayamazsın. Neden mi?

Odaklanma korkusu

Odaklanmak istediğin her ne ise onun zorluğu, belirsizliği ve rahatsız ediciliği şeklinde üç farklı niteliği vardır. Odaklanmak istemene rağmen bunu es geçerek belirsizliğin içerisine dalış yaparsın. Odaklanmanın getirdiği rahatsızlık yerine dikkatini dağıtan şeyleri beslemeye başlarsın.

Sonuç olarak bu beslediğin güç noktaları bizim kontrol edebileceğinden çok daha büyük bir hale dönüşür. Artık kontrolü tamamen büyütmüş olduğu o niteliğe devretmiş olursun. Tıpkı raydan çıkmış bir treni tekrar rayına oturtmanın zorluğu gibi odaklanma potansiyelin rayından tamamen çıkmış olur.

Basitlik korkusu

Odaklanmak istiyorsan dikkatini dağıtan her şeyden kurtulman gerekir. Sosyal medyaya, telefonlara, e-postalara veya televizyona yeri geldiğinde güle güle demeyi başarmalısın. İyi bir biçimde yapabildiğin basit şeylere kısa yoldan hayır cevabı verebilirsin ama bu cesareti her zaman gösteremezsin.

Çünkü bu basit olan durum insan için rahatsız edicidir. Bu rahatsızlıktan kurtulmak için kendine bir çıkış yolu aramaya başlarsın. Bulduğun kaçış yolu odaklanmaktan uzaklaşmak olur ve dikkatini dağıtan şeyleri beslemeye başlarsın.

Sürekli ilginin değişmesi

Sen istemesen bile ilgin sürekli başka yerlere çekilebilir. Odaklanma sorunu yaşamadığın tamamen daha basit bir alana doğru hareket etmeyi düşünebilirsin. Alternatif olarak basitliğin yer aldığı bir alana doğru gidebilirsin.

Hangisini tercih edersen et kısa süre içerisinde ilgin başka tarafa doğru çekilmeye başlar. Sürekli gelen mesajlar ve bildirimler deyim yerindeyse daldan dala atlamana neden olur. Bu imkanı sunan unsurlar çok çeşitlidir ama bunların etkisinde kalmayı kabul eden kişi sensindir.

Kararsızlık

Odaklanman gerektiğini bilsen dahi takip etmen gereken yolun farkında değilsindir. Odaklanman gerektiğini zaman aklına ilk olarak yapman gereken iş veya işler gelir. Ama öncesinde dikkatini dağıtacak şeyleri biraz daha öne çıkarmış olursun.

Telefonuna gelen mesaja cevap vermek için acele etmen gerektiğini düşünürsün. Bunun sebebi kaybetme korkusudur. Kaybetme korkusu o mesaja zamanında cevap vermediğinde çeşitli fırsatları tepecek olduğunu düşündürür. Sonuç olarak belirsizliğe kapı aralamış olur ve odak noktanı değiştirirsin.

Odaklanmak neden bu kadar zordur?

Odaklanma konusunda problem yaşaman sadece yukarıda anlattıklarıma bağlı bir durum değildir. Aynı zamanda Leon Ho‘nun bahsettiği gibi “fiziksel yetersizlik, beynin duygusal durumu, dikkat dağıtıcı etkiler ve aynı anda birden fazla iş yapmaya çalışmak” odaklanmayı zorlaştıracak etkenler arasında yer alır.

Fiziksel yetersizlik

Normal yaşantında sahip olduğun odaklanma problemi hasta veya yorgun olduğun zaman çok daha fazla bir biçimde kendini gösterir. Örneğin, yeteri kadar uyumayı başaramazsan günü sarhoş gibi geçirirsin. Buna ek olarak, günü hareketsiz geçirmen durumunda odaklanmakta zorluk yaşayabilirsin.

Gün içerisinde hareket etmek veya ufak egzersizler yapmak konsantrasyonunun çok daha iyi olmasını sağlar. Çünkü egzersiz yapmak senin için hem stresle mücadele etme silahı hem motivasyon kaynağı durumundadır. Bu nedenle gün içerisinde az bile olsa mutlaka egzersiz yapmaya özen göstermelisin.

Tükettiğin yiyecekler ve içecekler odaklanma konusunda sıkıntı yaşamana neden olabilir. Özellikle çok fazla susuz kalman veya gerekli miktarın altında su tüketmen durumunda zihnin verimli çalışmaktan epey uzaklaşır. Bu sorunu ortadan kaldırmak için mutlaka su tüketimine dikkat etmelisin.

Beynin duygusal durumu

Beynin duygusal durumu odaklanma konusundaki becerini belirleyecek en önemli etkendir. Belirli olumsuz durumlar odaklanma gücünün düşük, belirli olumlu durumlar ise odaklanma gücünün yüksek olmasını sağlar. Bunun için ilk olarak aşağıdaki olumsuz durumları incelemeni öneririm:

  • Endişe: Endişeli olman durumunda odaklanma şansını azaltmış olursun. Örneğin, “Bu işi nasıl yapacağım acaba?” dediğin an endişeyi harekete geçirirsin.
  • Kırgınlık: Kırgınlık yaşadığında odaklanma şansın azalır. Örneğin, “Annem hak etmediğim halde bana çok kızdı.” dediğinde kırgınlık yaşıyorsun demektir.
  • Öfke: Öfkeli olduğun zaman odaklanma şansın oldukça azalır. Örneğin, “Herkes işleri bana yıkmakla meşgul.” diyorsan içinde bir öfke var demektir.
  • Beğenmeme: Bir şeyi beğenmiyorsan ona karşı odaklanmayı başaramazsın. Örneğin, “Bu evraklarla uğraşmaktan artık sıkıldım.” diyorsan yapman gereken işi beğenmediğin anlamına gelir.
  • Hayal kırıklığı: Bir konuda hayal kırıklığı yaşadıysan odaklanman oldukça zorlaşır. Örneğin, “Hak ettiğim terfiyi alamadım.” diyorsan hayal kırıklığı söz konusu demektir.

Bunlara ek olarak çeşitli olumlu durumlarda odaklanma konusunda sana yardımcı olabilir. Bu duygulara sahip olduğun yapman gereken işleri çok daha kolay bir biçimde yerine getirebilirsin. Beynin duygusal durumu böylelikle odaklanmaya müsait hale gelir.

  • Güven: Bir şeyi yapmak için kendine güveniyorsan odaklanman daha kolay olur. Örneğin, “Daha önce bu tür pek çok işi başarıyla tamamladım.” dediğin an kendine duyduğun güveni gösterirsin.
  • Memnuniyet: Bir şeyden memnuniyet duyduğun zaman odaklanma sorunun biraz bile olsa ortadan kalkar. Örneğin, “Annem bana her zaman güvenir.” dediğinde memnuniyet açığa çıkar.
  • Soğukkanlılık: Soğukkanlı olduğun zaman odaklanma konusunda daha az sorun yaşarsın. Örneğin, “Bu iş zor ama doğru adımlarla bunu başarabilirim.” dediğinde soğukkanlı davranmış olursun.
  • Heyecan: Heyecan duyduğun şeylere karşı odaklanma sorunu yaşamazsın. Örneğin, “Bu yeni işte çok daha başarılı olacağım.” diyebiliyorsan heyecan duymuş olursun.
  • Neşe: Neşeli olduğun zaman odaklanman çok daha kolay olur. Örneğin, “Hak ettiğim terfiyi sonunda aldım.” dediğinde neşen yerinde demektir.

Dikkat dağıtıcı etkiler

Odaklanma konusunda sorun yaratan dikkat eğitici etkilerin büyük bir kısmı teknoloji ile ilgilidir. Teknolojiyi kullanmak hem avantaj hem dezavantaj getiren bir durumdur. İş başındayken çalan telefon, gelen kısa mesaj, gelen e-posta ve sosyal medya bildirimlerinin her birisi dikkatini dağıtabilecektir.

Teknolojinin kullanılmasının kötü olması gibi bir durum söz konusu değildir. Ancak, teknolojiyi üretkenlik yolunda kullanmak veya onun üretkenliğe engel olmasına izin vermemek gerekir. Örneğin, bir e-postayı kontrol ettikten sonra yeniden odaklanmak için ihtiyaç duyacağın süre 25 dakikaya yakındır.

25 dakika bir işle uğraşırken çok fazla bir süredir. Aralıklarla gelen iki bildirim neredeyse 1 saatinin heba olmasına neden olur. Bu nedenle işte, okulda veya evde çalışırken mutlaka teknoloji ile arana mesafe koymayı düşünmelisin.

Aynı anda birden fazla işle uğraşmak

Aynı anda birkaç işle uğraştın zaman çok daha verimli olacağını düşünüyor olabilirsin. Bu düşünceye sahip pek çok insan olduğunu söyleyebilirim. Ancak, gerçek olan durum bunun tam tersidir. Çünkü aynı anda çok fazla sayıda işle uğraştığın zaman yaptığın işin kalitesini düşürmüş olursun.

Aynı anda birden fazla işle uğraşmak genel olarak iki farklı işi aynı anda yapmak olarak özetlenebilir. Bu kapsama bir işi bitirmeden diğerine başlamak dahildir. Üstelik işler arasında hızlı hızlı geçişler yapmak yine bu kapsamdadır. Hangisini yaparsan yap odaklanma becerine önemli ölçüde zarar vermiş olursun.

Örnekle açıklamak gerekirse, sürekli bir işten diğerine hızlı geçişler yapmak bir işi bitirme süreni 10-16 saat artıracaktır. İstediğin kadar hızlı ve zeki ol bu durum farklılık göstermez. Bir işe doğru bir şekilde odaklanmayı başaramazsan o iş bitene kadar 10-16 saatini çöpe atmış olursun.

Odaklanma sorununu çözmek için 8 öneri

Odaklanma sorununu ortadan kaldırmak istiyorsan aşağıdaki önerilerimi dikkate alabilirsin. Bunların her birisi özellikle işte ve okulda daha dikkatli veya daha özenli olmana yardımcı olacaktır. Bu önerilerin hepsini uygulamak zorunda değilsin ama hepsini uygularsan daha iyi sonuçlar alabilirsin.

Rahatsız edilmeden çalışma vakti oluşturma

Odaklanman gereken bir iş varsa bunu yerine getirmek için rahatsız edilmeyeceğin bir süreyi kendine ayırmalısın. Bunun için önce yapman gerekenleri önemine göre sıralamaya çalışman gerekir. Daha sonra ise kendini meşgul durumuna getirmelisin.

Belirlediğin süre boyunca mesajlaşma uygulamalarını veya telefon bildirimlerini kapayarak çalışmalısın. Böylece çalışmak için belirlediğin özel meşguliyet döneminde daha kolay odaklanıp seni rahatsız edecek unsurlardan uzaklaşabilirsin. Bunu yaparak ilk etapta yaşadığın odaklanma sorununu azaltabilirsin.

Toplu e-posta kontrolü

Günün her saati e-posta kutusuna e-posta düşebilecektir. Bunlara anında cevap vermek gibi bir yaklaşıma sahip olmamalısın. Belirli bir süre bu e-postaları kontrol etmemeli ve toplu kontrol gerçekleştirerek onları cevaplamayı denemelisin. Aynı zamanda bu yaklaşımı mesajlar için kullanmalısın.

Bunu yaparak ardı ardına gelen e-postaları kontrol etmek gibi bir problemi ortadan kaldırmış olursun. Böylece asıl odaklanman gereken noktaya daha kolay odaklanmayı başarabilirsin. Yapman gereken e-posta kontrol ve cevaplamak için belirli bir süre belirleyip buna göre hareket etmektir.

Teknolojiden faydalanma

Daha önce belirtmiş olduğum gibi odaklanma konusunda teknoloji hem faydalı hem zararlı olabilme potansiyeline sahiptir. İş yaparken, ders çalışırken veya insanlara iletişim kurarken teknoloji ile arana mesafe koymayı başarmalısın. Bu yaşadığın odaklanma problemini bir nebze olsun azaltacaktır.

Genellikle işi bilgisayarla olan insanlar bu konuda biraz daha avantajlıdırlar. Örneğin, bir rapor oluşturma işiyle meşgul olacaksan ekranda onun dışında başka bir şeyin açık olmamasını sağlayabilirsin. Gerekliyse bunun için geliştirilmiş olan çeşitli bilgisayar programlarını kullanabilirsin.

Belirli aralıklarla duraklama

İlk maddede önermiş olduğum meşguliyet döneminin bir benzerini ara verme dönemi için oluşturmalısın. Bir şeyi yaparken kesintisiz yapmaya çalışmak pek doğru bir yaklaşım değildir. Bu yaklaşım seni yavaşlatarak zihninin gereğinden fazla yorulmasına yol açar.

Zihninin yorulması odaklanma sorununu beraberinde getirir. Bunun için yapman gereken belirli aralıklarla duraklamak ve bu dönemleri dinlenerek geçirmektir. Bir işi gerçekleştirirken maksimum 45 dakika tam konsantrasyona sahip olabileceğini unutmamalısın.

İhtiyaçları unutmama

Odaklanma probleminin yarısı dış etkenlerden yarısı ise iç etkenlerden kaynaklıdır. Bu nedenle kendi ihtiyaçlarını görmezden gelmemelisin. Açlık, stres, bitkinlik, uykusuzluk ve buna benzer durumları tanımlamaya çalışmalısın. Bunlar varken kolay kolay odaklanman pek mümkün değildir.

Tüm bu iç etkenlerin hepsini kontrol edebilme şansın vardır. Örneğin, uykusuz kalıyorsan uyku sürelerini düzene sokmaya çalışmalısın. Sürekli halsizlik yaşıyorsan doktor gözetimi altında vitamin takviyesi almalısın. Sürekli stresle uğraşmak zorunda kalıyorsan buna çözüm bulmalısın.

Bilinçli olma

Bilinçli olduğun zaman gün içerisinde aklına gelen tüm düşünceleri takip edebilirsin. Dikkatini dağıtan durumlar söz konusu olduğunda bu anlarda bilinçli olmaya çalışıp neler olup bittiğini öğrenebilirsin. Böylece odaklanarak kalacağın süreyi yükseltmeyi başarabilirsin.

Örneğin, biriyle konuşurken onun konuşma şekline, ses tonuna veya sana ne söylediğine takılı kalmamalısın. Hepsini bir bütün olarak görmeli, bilincini devreye sokmalı ve anlattıklarının arkasındaki nedeni görmelisin. Bunları düzenli olarak yaparsan iletişimdeki problemlerini ortadan kaldırabilirsin.

Hareketli olma

Hareketli olma sadece bedenin için değil aynı zamanda zihnin için gereklidir. Fiziksel egzersizler yaparak zihninin daima açık olmasını sağlayabilir ve ona konsantrasyon konusunda nefes aldırabilirsin. Böylece dikkatini dağıtan unsurları çok daha kolay bir biçimde görmezden gelebilirsin.

Bu egzersizleri yapman gereken zaman ise sabahtır. Sabah saatlerine ufak egzersizler koyup işin veya okulun yolunu tutarsan odaklanma süreni yükseltebilirsin. Egzersizler motivasyon konusunda sana ekstra katkı sağlayarak yapman gerekenleri daha kolay bir biçimde yapma şansı sunarlar.

İradeyi güçlendirme

İrade gücün odaklanma becerini doğrudan etkileyen bir durumdur. İrade gücün kontrollü hareket etme ve yapman gereken şeyleri kontrol etme konusunda sana çeşitli imkanlar sunar. Bu nedenle iraden ne kadar güçlüyse odaklanma becerin bir o kadar yüksek olur.

İradeyi güçlendirme pratikleri yapmanın en kolay yolu konuşma biçimine dikkat etmektir. Örneğin, kelimeleri yutarak konuşmayı bir kenara bırakmalısın. “Gitçem” demek yerine “gideceğim”, “yapçam” demek yerine “yapacağım” diyerek konuşmalısın. Böylece gün geçtikçe iradene güç katabilirsin.

Umarım bu bilgiler odaklanma sorununu çözmene yardımcı olabilecektir. Aklına takılan bir şeyler varsa bunları yorum olarak bana ulaştırabilirsin. Yazımı beğendiysen arkadaşlarınla paylaşabilir ve yazılarımdan haberdar olmak için aşağıdan ücretsiz abonelik gerçekleştirebilirsin.

Paylaşmaya ne dersin?
Kaan Karadeniz
Kaan Karadeniz

İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden mezunum. Yazı yazmayı ve araştırma yapmayı seviyorum. Psikolog, terapist, astrolog veya yaşam koçu değilim. Hedefim insanların hayatlarına değer katabilecek bilgileri onlarla buluşturmaktır.

4 Comments

  1. Yazılarınız gerçekten çok güzel ve faydalılar. Yani açıkçası ben çok faydalanıyorum. Her şey için teşekkürler 🙂

    • Merhaba,

      Asıl vaktinizi ayırıp yorum yaptığınız için ben teşekkür ederim. Yazılarım faydalı oluyorsa bundan memnuniyet ve mutluluk duyarım. Çok ama çok teşekkürler. 🙂

Yorum yapıp katkı sağla...