Kendini geliştirmek için 37 pratik yöntem

Kendini geliştirmek istiyorsan öncelikle ne yapman gerektiğini bilmelisin. İnsan sürekli kendisini nasıl geliştirebileceğini düşünür durur. Kendini geliştirmek için birçok farklı yöntemi dener. Ben farklı bir yol izlemeyi düşünüyorum. En azından denenmiş ve test edilmiş yöntemlerle buluşmanı sağlamak istiyorum.

Hayatını iyileştirmek her zaman büyük bir atılım yapmakla ilgili değildir. Sürekli üzerinde çalışabileceğin bir şeydir. Her ne kadar hayattaki öncelikler arasında kendini geliştirmek arka sıralarda yer alsa bile birkaç dakikanı ayırarak bunu başarabilirsin.

Kendini geliştirmek istiyorsan öncelikle ne yapman gerektiğini bilmelisin. İnsan sürekli kendisini nasıl geliştirebileceğini düşünür durur. Kendini geliştirmek için birçok farklı yöntemi dener. Ben farklı bir yol izlemeyi düşünüyorum. En azından denenmiş ve test edilmiş yöntemlerle buluşmanı sağlamak istiyorum.

Her gün kitap okumalısın

Kitaplarla aran nasıl bilmiyorum. Onları seven insanlardan biri olabilirsin. Eğer öyleyse çok şanslısın demektir. Kitaplar bilgi depolarıdır. Bir kitaptan faydalanmanın sayısız yolu vardır. Kitapların doğası insana inanılmaz bir gelişim olanağı sunar. Senin okuduğun bir kitabı senden sonra yakın bir arkadaşın okumuş olsa bile seninle aynı deneyimlere sahip olmayacaktır.

Bilgi her ne kadar evrensel gibi gözükse bile bilgiyi işleme son derece öznel bir durumdur. Alışkanlıklar insanın başarıya giden yoldaki en önemli dostudur. Alışkanlıkların iyiyse güçlü bir insan olursun. Bu nedenle alışkanlıklar konusunda titiz olmalısın. Örneğin, günlük tutmak bir alışkanlıktır. Bu alışkanlığın faydaları için günlük nasıl yazılır isimli yazıma bakabilirsin.

Diğer taraftan sürekli televizyon izlemek, bilgisayar başında uzun süre eğlence odaklı vakit geçirmek, geç yatıp geç kalkmak gibi durumlar birer alışkanlıktır. Bunlar sağlığın ve gelişimin için faydalı olmaktan ziyade zararlıdırlar. Her biriyle aranda bir miktar mesafe olması gerekir.

Yeni bir dil öğrenmelisin

Türkiye’de doğmuş birisi olarak tanışacağın ilk dil büyük olasılıkla Türkçe olacaktır. Ancak kendini bu dille sınırlı tutmamalısın. Mutlaka donanımına ikincil bir dil katmalısın. Çoğumuz için bu ortaokul ve liseden itibaren öğrenmeye başladığımız İngilizce dilidir. Bazımız İngilizce öğrenme konusunda başarılı oluruz. Bazılarımız ise bir türlü öğrenemeyiz.

Çabalarını yersiz görmemelisin. Yeni bir dil öğrenmek için inatçı olmalısın. Çünkü yeni bir dil sürekli kendini geliştirmeni ve kendine destek olmanı sağlar. Yeni kültürlere açılmış olursun. En önemlisi yeni bilgilerle tanışma olasılığını artırırsın. Önerim bir an önce İngilizce öğrenmeye çalışmalısın. Aklında farklı bir dil varsa o hedef için de çaba gösterebilirsin.

Yeni bir hobi kazanmalısın

Kendini geliştirmek istiyorsan her zaman favori olan hobilerinin dışına çıkma cesaretini göstermelisin. Öğrenebileceğin yeni şeyler olup olmadığını gözden geçirmelisin. Elbette kalkıp sırf hobi olsun diye at biniciliği yap diyemem. Neye yatkın durumdaysan onunla ilgilenmelisin. Örneğin, futboldan hoşlanıyorsan basketbola bir şans vermeyi düşünebilirsin.

Yeni hobinin illa eğlence odaklı olmak zorunda değildir. Leziz yemekler yapabilmek için mutfağa girip Anadolu mutfağının meşhur yöresel yemeklerini yapmaya çalışabilirsin. Belki daha teknolojik ilerleyerek web tasarımı öğrenebilirsin. Bir blog açabilir ve içini hoşlandığın konudaki yazılarla doldurmayı başarabilirsin.

Yeni kurslara katılmalısın

Bu aslında bir fırsat adımıdır. Yeni kurslara gitmek demek yeni şeyler öğrenebilmek anlamına gelir. Aynı zamanda yeni insanlarla tanışma fırsatı elde edebilirsin. Bilgi ve becerilerini geliştirirken aynı zamanda sosyal becerilerini geliştirmek istemez misin? O halde başvurman gereken yer kurslardır.

Kursların uzun vadeli, yorucu ve sıkı takip gerektiren bir şeyler olmasına gerek yoktur. Çeşitli atölyelere katılabilirsin. Bu atölyelerden kazandığın izlenimlerle yoluna devam etmeye çalışabilirsin. Örneğin, Android uygulama geliştirme kursuna ve çalışma gruplarına katılabilirsin.

Korkularının üstesinden gelmelisin

Hepimizin bazı korkuları vardır. Belirsizlikte korkarız, toplum önünde konuşmaktan korkarız, risk almaktan korkarız. Bunların hepsine veya sadece birine sahip olabiliriz. Bunlar bizi bulunduğumuz konumda tutarlar ve ileriye doğru adım atmamıza engel olurlar. Önce sahip olduğun korkuları tanımlamalı ardından gelişim için fırsatları ortaya çıkarmalısın. Bir şeyden korkuyorsan o alanda bilgi eksiliğine sahip olabilirsin.

Her başarının ardında çok ciddi çalışma vardır. Çalışıp çaba göstermediğin müddetçe başarı elde etsen bile pek bir değeri olmayacaktır. Sürekli rahatlık bölgende kalırsan ve ileriye doğru adım atmayı göze alamazsan kendini geliştirmenin bir yolunu bulamazsın.

Rahatlık alanın hayatında zamanının büyük bir kısmını harcadığın alandır. Diğer insanların buraya çok fazla müdahale etmesini istemezsin. Yine diğer insanların müdahalelerini kısıtlayarak farklı şeyler yapmayı deneyebilirsin. Yeni şeylerle uğraşmak gelişimin için oldukça değerlidir.

Yeteneklerini geliştirmeye çalışmalısın

Bireysel olarak bir insan çok farklı yeteneklere sahip olabilir ama burada önemli olan sahip olunan yeteneklerin işlevsellik durumudur. Her konuda bilgi sahibi olduğun zaman çok daha iyi bir insan olacağını düşünüyor olabilirsin. Ancak bu çok sağlıklı bir düşünce değildir.

Yetenek çantanda 20-30 tane kabiliyet olabilir ama aralarından bir tanesini bile en iyi şekilde gerçekleştirecek kadar becerikli değilsen gelişim açısından bir anlamı olmayacaktır. Miktarları değil niteliği düşünerek hareket edip yeteneklerini geliştirmeyi düşünmelisin. Örneğin, ben bir blog yazarıyım ve sürekli olarak araştırma ve yazma becerilerimi geliştirmek durumundayım. Sen neleri tercih edersin?

Erken kalkma alışkanlığı edinmelisin

Kendini geliştirmek istiyorsan aynı zamanda üretkenliğini geliştirmen gerekir. Birçok başarılı iş adamı ve iş kadını sabah erken kalkma alışkanlığına sahiptir. Bu sayede günlerinden ekstra verim almayı hedeflerler. Sabah 06:00 gibi uyanmaya çalışmalısın. Bu senin gün boyunca aktif kalmanı sağlayacaktır. Başlangıçta alışmak için biraz zorlanırsın ama alışkanlığı edindikten sonra işin fazlasıyla kolay olacaktır.

Erken kalkmış olman hemen kalkıp ağır işlerle uğraşman gerektiği anlamına gelmez. Tam tersine güne hafif eforla başlamak iyi bir fikirdir. Bir fincan sabah kahvesi yaptıktan sonra kahvaltını hazırlayabilir ve mutlu bir kahvaltıya başlangıç yapabilirsin. Sonrasında birkaç sayfa kitap okuyarak işe gitmek için yola çıkabilirsin. Bu rutin sabahı en iyi şekilde geçirip gün boyu enerji dolu kalmana yardımcı olacaktır.

Erken yatma alışkanlığı edinmelisin

Erken kalkmak istiyorsan ne yapman gerekir? Elbette erken yatman gerekir. Gece 01:00’de yatıp sabah 06:00’da kalkmak kadar yorucu başka bir eylem yoktur. Her zaman doğru miktarda uyumalı ve doğru şekilde uyumalısın. Bazen sağda solda, televizyonda veya sosyal medyada uyku saatleriyle ilgili bir şeyler duymuş olabilirsin.

Uzmanlar bu konuda net değiller ama ben gayet net olacağım. Bir günün gerçekten iyi geçmesini istiyorsan en az 8 saat uyuman gerekir. Sabah 06:00’da kalkacaksan saat 22:00’de uyumalısın. Uyumadan önce dilediğini yapabilirsin. Sosyal medyada gezinebilir, birkaç sayfa kitap okuyabilir veya arkadaşlarınla telefonda konuşabilirsin. Burada önemli olan erken yatma konusunda süreklilik ortaya koymandır.

Egzersiz yapmalısın

Erken kalkmayı alışkanlık edindiysen her şeyi bununla sınırlı bırakmamalısın. Aynı zamanda egzersiz konusunu bir alışkanlık haline getirmelisin. Ağır egzersizler yapmana gerek yoktur. Örneğin, haftanın üç günü 30 dakikalık hızlı yürüyüşler gerçekleştirebilirsin. Bunu yapma imkanın yoksa evde kendine ait bir ortamda ekipmansız antrenman yapabilirsin.

Egzersiz konusunda kişisel tercihler her zaman değişiklik gösterecektir. Benim için yürüme ve koşma önemlidir. Senin için yüzme iyi bir egzersiz biçimi olabilir. Neye imkanın varsa onu yapmaya çalışmalısın. Önemli olan hareketli kalman, fiziksel olarak iyi durumda olman ve sağlıklı bir hayata sahip olduğunu hissederek yaşamaktır.

Geleceğe not bırakmalısın

Kendini geliştirmek istiyorsan bunu mutlaka yapmalısın. Bundan beş yıl sonra kendini nerede görüyorsun? Aynı mı olacaksın? Bir şeyler değişecek mi? Neler değişecek? Kişiliğinde değişimler olacak mı? En önemlisi kendini geliştirmiş olacak mısın? Bunu bilebilmek için gelecekteki kendine bir not yazmalısın. Bazısı buna geleceğe mektup adını verir.

Burada temel amaç kendin için bir motivasyon kaynağı oluşturmaktır. Örneğin, mektuba “İngilizce konuşamıyorum ama bir yıl sonra konuşabilen birisi olacağım.” diye bir cümle bırakabilirsin. Bu cümle senin için sihirli bir motivasyon kaynağı olacaktır. Notu bir zarf içerisine koyup onu zamanı geldiğince açmak üzere bir yere saklamalısın. Artık mektubu açma niteliğine sahip olduğun zaman onu açabileceksin.

Rahatlık bölgenden çıkmalısın

Kendini geliştirmek istiyorsan çaba göstermen gerekir. Yoğun çaba gösterdiğin zaman bunun meyvesini toplayacağından emin olabilirsin. Ancak rahatlık bölgende kalmaya devam edersen bu hiçbir şey yapmadığın anlamına gelecektir. Bu nedenle bir fırsatını bulup rahatlık bölgenden çıkman gerekir. Bu kendini geliştirmek için kendine yapabileceğin en güzel iyiliklerden biridir.

Peki, rahatlık bölgesi nedir? Sürekli aynı yerlerde mi takılıyorsun? Sürekli diğer insanların sana ait alana yanaşmasına izin vermiyor musun? İşte bu rutin senin rahatlık alanın durumundadır. Bu bariyerleri ortadan kaldırmalı ve farklı bir şeyler yapmalısın. Kendini yeni deneyimlere, yeni becerilere ve yeni etkileşimlere açık hale getirerek yeni şeyler öğrenmeye başlayabilirsin.

Rekabete girmelisin

Rekabeti küçümsemeni asla önermem. Çünkü bu kendine yapabileceğin büyük kötülüklerden biri olacaktır. Rekabet her zaman daha fazlasını yapabilmek için seni ikna edebilecek özel bir durumdur. Kendini geliştirmek için hedefini belirlemiş durumdaysan o hedef için kendine bir rakip bulmalısın. Bir rakip yoksa onu yaratmalısın.

Peki, nasıl olacak bu iş? Yakın bir arkadaşınla yemeğine iddiaya girebilirsin mesela. Örneğin, “Bir yıl sonra Almanca öğrenmiş birisi olacağım göreceksin. Var mısın iddiaya?” diye bir arkadaşınla iddiaya tutuşabilirsin. Arkadaşın senin gelişmeni isteyen biriyse bunu seve seve kabul edecektir. Sonunda yemek ısmarlamak olsa bile gerçek arkadaşlar bunun lafını dahi etmeyecektir.

Kör noktaları bulmalısın

Bunun zor bir adım olduğunu söylemeliyim. Kör nokta görme şansımızın olmadığı alanları ifade eder. Bu, özelliklerin, değerlerin, davranışların, özel durumların, alışkanlıkların, hislerin ve düşüncelerin gibi farklı şeylerden oluşur. Kendin hakkında bilmediğin veya göremediğin şeyleri öğrenmen gerekir. Böylece kendini geliştirmek için çok daha etkili adımlar atabilirsin. Çünkü önünde hedefin belli olmuş olur.

Örneğin, kibirli insanları pek sevmediğini düşünelim. Neden? Bu soruyu ilk duyduğunda ilk vereceğin cevap “beni rahatsız ediyorlar” veya “çok zorlayıcı insanlar” diye bir tanımlama yapabilirsin. Ancak bunlar buz dağının görünen yüzüdür. Senin bulman gereken ise kibirli insanların seni etkilemesinin arkasındaki derin sebeplerdir.

Destek almalısın

Kendini geliştirmek istiyorsan geri bildirim almak son derece önemlidir. Örneğin, ne kadar çaba gösterirsen göster kör noktalarını öğrenme konusunda yetersiz kalabilirsin. Bu noktada seni tanıyan insanlardan destek almayı düşünmelisin. Çünkü insanın kendini başkalarının gözünden görme ihtimali çok düşüktür. Sana dışarıdan bir göz lazımdır. Bunu en yakınındaki insanlarda bulabilirsin.

Arkadaşlarından alacağın destek çok önemlidir. Çünkü sen kendini farklı konumda görürken onlar seni farklı bir konumda görebilirler. Davranışlarını ve düşüncelerini daha objektif bir biçimde yorumlama şansına sahiptirler. Bu imkandan yararlanmalı ve kendini geliştirebilmek için eleştirileri kabul etmelisin.

Eleştirilere açık olmalısın

Rekabetçi olmadığın zaman gelişimin yavaş olur. Bir rekabet ortamı oluşturmalı ve bu ortamda varlık gösterebilmek için tüm çabanı ortaya koymalısın. Kilo vermeye çalışabilirsin, günlük yirmi farklı hareket yapabilirsin, aylık harcadığın miktarı kısmanın yollarını arayabilirsin. Rekabet edebilmek için belirlediğin hedef ne olursa olsun ona bağlı kalmaya çalışmalısın.

Kendini geliştirmek istiyorsan en önemli yardımcıların sana gelen eleştiriler olacaktır. Eleştiriler saptamakta zorlandığın eksik yanlarını ortaya çıkarırlar. Bununla birlikte keşfetmekte zorlandığın kör noktaları eleştiriler yardımıyla açığa çıkarabilirsin. Her insan eleştirilmekten çok hoşlanmaz. Ailenden, arkadaşlarından veya iş arkadaşlarından gelen eleştirilere karşı açık olmalısın.

İrade gücünü yükseltmelisin

Belirlemiş olduğun bir yolda giderken istediğin faydaları göremezsen artık vazgeçmen gerektiğini bilmelisin. Örneğin, 5 yıl boyunca aynı şeyi yapıyorsan ama bir türlü sonuç alamıyorsan artık farklı bir yol çizmeye çalışmalısın. Yeni bir yol seçmeli ve o tarafa gitmelisin. Bunu yapabilmek için irade gücüne ihtiyacın olacaktır.

Süreci başlatabilmek için ilk ihtiyaç duyduğun şey irade gücüdür. Geçen yıl yaptığın aynı şeyleri tekrar yapmana gerek olmadığını bilmelisin. Hatalarını fark edip onları temizlemelisin. Geçmişe değil geleceğe yatırım yapmalısın. Böylece ortaya koyduğun çabayla ilgili farklılıkları görmeye başlayabilirsin.

Hatalarını kabul etmelisin

Bazen hatalarımızı kabul etmekte zorlanırız. Bu durumda işimize yarayacak çok önemli iki kelime vardır. “Özür dilerim.” diyebilme cesaretini göstermelisin. İstersen bunu Fransızca bir kelime olan “Pardon” ile yapabilirsin. Seçim sana kalmış. Basit bir özür dahi çıkmış olduğun yeni yolda sana destek olacak ilk motivasyon kaynağıdır.

Hatalarını kabul etmelisin. Hatta hatalarını kendine itiraf etmelisin. Onlar hakkında herkese tek tek hesap vermek zorunda değilsin. Sadece oturup kendinle konuşmalısın. Yok yere canını sıkmana gerek olmadığını bilmelisin. Her ne yaparsan yap kendine yaparsın ama gelişim beklentin varsa hatalarını kabul etmen çok önemli bir ayrıntıdır.

Yapılacaklar listesi kullanmalısın

Yapılacaklar listesi kullanmak üretkenlik için çok önemlidir. Bu listeler sayesinde odaklanma problemini dahi ortadan kaldırabilirsin. Vaktinin bir kısmını yapılacaklar listesi oluşturmaya ayırmalı ve bunu yaparken aşırı seçici davranmalısın. Örneğin, bugün bir blog yazı yazmak istiyordum ve bunu yapılacaklar listesine eklemiştim. Şimdi bunu yapmak üzereyim.

Yapılacaklar listesinin nasıl oluşturulduğu önemli değildir. Bazı insanlar klasik kağıt ve kaleme sadık kalmaya çalışırlar. Bazı insanlar ise teknolojinin getirdiklerini kullanırlar ve bilgisayarlarında bir not uygulaması kullanırlar. Bazı insanlar ise bunun için geliştirilmiş mobil uygulamaları kullanırlar. Örneğin, yapılacaklar listesi uygulamaları kısmında işe yarar bazı uygulamalara değinmiştim. Gönül rahatlığıyla bunları kullanabilirsin.

Zayıf yanlarını keşfetmelisin

Herkesin bir kusuru vardır. Bir başka ifadeyle hiç kimse mükemmel değildir. Önemli olan bu kusurların farkında olmak, onları anlamak ve onları ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Bunu yaparak kendini geliştirmek için epey etkili adımlar atabilirsin. Kusurların nelerdir? Bu kusurları kapatmak için neler yapabilirsin? Bu sorulara çeşitli cevaplar bulmalısın.

Kusurların her ne ise onları saptarken dürüst olmalısın. Kusurlar ve onları ortadan kaldırma konusunda sabırdan sonra en çok ihtiyacın olacak nitelik dürüstlüktür. Dürüst olmazsan kusurlarını göremezsin, kusurlarını göremezsen kendini geliştirme konusunda ileri doğru adım atamazsın. Bunun bilincinde olmak çok önemlidir.

Hedeflerini gözden geçirmelisin

Bundan sonraki adımda harekete geçmeni önereceğim ama şimdi hedeflerine göz atma vakti. Bir hedef için yola çıktığın zaman aklında sadece o olur. Bu hedef büyük bir hedef ise ve parçalanmamış vaziyette önünde duruyorsa büyük bir hata yaparsın. O hedefi parçalara ayırıp öyle hareket etmelisin. Çünkü küçük hedefleri yerine getirmek her zaman büyük hedefleri yerine getirmekten daha kolaydır.

Süreci hemen şimdi başlatmaya çalışmalısın. Yüksek hedefler belirlemelisin. Bu yüksek hedefleri parçalara ayırmalısın. Yapabileceğin nitelikte her parça yeterli olacaktır. Yapabileceğinin ötesinde hiçbir şey ile ilgilenmeni tavsiye etmem. Önemli olan küçük parçaları yutarak büyük hedefe doğru ilerleyebilmektir.

Harekete geçmelisin

Kendini geliştirmenin en kolay yolu hiç kuşkusuz harekete geçmektir. Öğrendiğin onlarca bilgiyi hiçbir yerde kullanmazsan bir anlamı olmayacaktır. Dolayısıyla edindiğin her bilgiyi kullanmanın yollarını bulmalısın. Mümkünse hiçbir yerde kullanamayacak olduğun bir bilginin peşinden gitmemelisin. Bu çabana ve emeğine yazık etmen anlamına gelir.

Peki, harekete nasıl geçebilirsin? Yukarıda söylemiş olduğum yapılacaklar listesinden yardım alabilirsin. Öncelikle yapman gereken hedef oluşturmaktır. Bir şeyi hedefin haline getirdikten sonra onu birkaç eşit parçaya bölerek küçük hedefler oluşturmalısın. Küçük hedefleri yapılacaklar listesine kaydederek onları adım adım yerine getirmelisin. Böylece başlangıçta büyük gözüken hedefini yerine getirmiş olursun.

Kötü alışkanlıklarına veda etmelisin

Yapmaktan çok hoşlandığın ve kendine bir türlü hakim olamadığın bir şey var mı? Örneğin, güne mutlaka kahve içerek başlaman gerektiğini düşünüyor olabilirsin. Her akşam işten çıktıktan sonra koşuya gitmen gerekebilir. Belki daha ince ve farklı alışkanlıklara sahip olabilirsin. Bu alışkanlıkların nasıl oluştuğunu anlamaya çalışmalısın. En önemlisi bu alışkanlığın hayatına etkisini sorgulamalısın.

Alışkanlıklar söz konusu olduğunda çoğu insan alışkanlıklarını kontrol etmek ister. Sigarayı bırakmak, sağlıklı bir beslenmeye sahip olmak veya erken yatmak gibi alışkanlıkları kontrol etmek ise her zaman zordur. Kötü alışkanlıklar, bilinçaltında gelişen ve gerçekleşen davranışlar oldukları için fazlasıyla sinsidirler. Bu alışkanlıklar başarılarımız ve başarısızlıklarımız üzerinde önemli etkiye sahiptirler. Dolayısıyla onlardan kurtulmalısın.

Yeni alışkanlıklara sahip olmalısın

Kötü alışkanlıkları bir bir hayatından çıkardıktan sonra onların yerlerine bir şeyler dahil etmen gerekir. Bunu bir futbol maçındaki oyuncu değişikliği gibi düşünebilirsin. Bir alışkanlık oyunun dışına çıkarken bir alışkanlık oyunun içine girmelidir. Aksi taktirde hayatında bir boşluk varmış gibi hissedersin. Bu boşluk zamanını ve çabalarını olumsuz etkileyecektir.

Peki, hangi alışkanlıklara sahip olman gerekir? Bu soru yaşantına göre değişir. Sahip olduğun zamana ve imkanlara göre bir şeyler düşünmelisin. Daha önce bahsettiğim gibi kitap okumak, erken kalkmak ve egzersiz yapmak gününün bir parçası haline gelmelidirler. Bunun dışında araştırmayı alışkanlık haline getirebilirsin. Böylece her gün yeni bilgiler edinmeye devam edebilirsin.

Olumsuz insanlardan uzak durmalısın

Bunu çoğu zaman başarmamız pek mümkün olmaz. Ancak başarmak zorunda olduğumuzu bilmeliyiz. Olumsuz insanlarla arana mutlaka mesafe koymalısın. Çünkü onlar enerjini yok edebilecek güce sahiptirler. Güçlerini kullanmalarına izin vermemelisin. Onlarla geçirdiğin vakti azaltmalı ve kendine daha fazla vakit ayırmalısın.

Tanıdıkların, iş arkadaşların ve normal arkadaşlarından oluşan bir grup insanı düşünmen gerekebilir. Bu insanların arasında mutlaka güvenine zarar veren, güvenine ihanet eden ve olumsuzluk yayan insanlar vardır. Bir insan olarak bunlardan tamamen uzak durmamız mümkün değildir. Çünkü sosyalleşmeye ihtiyaç duyarız. Tamamen olmasa bile bu tür insanlarla arana mesafe koymaya çalışmalısın.

Zor insanlarla başa çıkmayı öğrenmelisin

Bazı koşullarda belirli insanlardan kurtulman söz konusu olmayabilir. Örneğin, çalıştığın yerde şefin durumunda olan birinden kurtuluş şansın yoktur. Ondan uzak duramazsın çünkü bunu yaparsan işinden olma olasılığın vardır. Bu tür durumlar için acil eylem planının olması gerekir. Bir başka ifadeyle zor insanlarla başa çıkmayı öğrenmen gerekir.

Zor insanlar her yerde karşına çıkabilirler. Onlardan biri olmadığını umut ediyorum. Çoğu insan sorunların çatışma olmadan çözülmesini arzulasa bile bu her zaman olan bir şey değildir. Hayatımızda diğer insanların olumsuzluklarıyla yüzleşmek zorunda kalacağımız anlar vardır. İşte bu anlarda onların tuzağına düşmeden hareket etmemiz gerekir.

Arkadaş çevrenden öğrenmelisin

Her insanın öyle veya böyle bir becerisi vardır. Bunları fark etmek ve bu konuda yardım isteyebilmek senin elindedir. Arkadaş çevrene göz atabilirsin. Onlardan öğrenecek çok şeyin olduğuna emin olabilirsin. Mesela şu an en iyi arkadaşını düşünebilirsin. Ondan öğrenebileceğin bir yeteneği var mı? İşte bunu fırsat bilmelisin.

Yapman gereken oldukça basittir. Onun sahip olduğu özelliğe sahip olmak için çaba göstermelisin. Elbette her zaman ne tür zorluklarla karşılaşacağını bilemeyebilirsin. Ancak bir yeteneği alıp geliştirmek o kadar zor bir şey değildir. Arkadaşınla konuşup ondan destek alabilirsin. Sana yardımcı olmaktan memnuniyet duyacaktır.

Sosyal medyada daha az zaman geçirmelisin

Bu konuda insanları ikna etmek zor olsa bile şansımı denemek istiyorum. Birçoğumuz artık günün belirli bir kısmını sosyal medyada gezinerek geçiniriz. Arkadaşlarımızın fotoğrafları, hikayeleri, gönderileri yani paylaşımları arasında mekik dokuruz. Bu her ne kadar boş vakti değerlendirme açısından güzel gözükse bile zaman kaybı açısından oldukça sakıncalı bir durumdur.

Sosyal medyada ve anlık mesajlaşma uygulamalarında geçirdiğin vakti mutlaka azaltman gerekir. İletişim için kullandığın kanallar açık kalabilir. İhtiyacın olduğunda uygulamaları açıp birilerine bir şeyler yazabilirsin. Ancak gerek duymadığın halde bildirimleri açık tutarsan tüm dikkatinin kısa süre içerisinde dağılmasına neden olursun. Bu nedenle kendini geliştirmekte zorluk yaşayabilirsin.

Strateji oyunu oynamalısın

Bu kısım isteğe bağlı olsa bile mutlaka yapmanı öneririm. Bunun için geçerli bir sebebim var elbette. Strateji oyunları, strateji geliştirme ve beyin gücünü kullanma konusunda sana yardımcı olacak oyunlardır. Oyunun ne olacağına sen karar verebilirsin. Örneğin, klasik bir oyun olarak satrancı tercih edebilirsin. Daha teknolojik olsun istiyorsan bilgisayar oyunlarına veya mobil oyunlara göz atabilirsin.

Neyi oynamak istediğin tamamen sana kalmış durumdadır. Fakat burada ufak bir sınır çizgisi vardır. Strateji oyunları oynamak için kendine ayırdığın sürenin belli olması gerekir. Saatlerce kendini oyuna kaptırıp gitmemelisin. Örneğin, bir saat boyunca strateji oyunu oynamayı yapılacaklar listene dahil edebilirsin.

Televizyon izlemeyi azaltmaya çalışmalısın

Bazı insanlar kendini geliştirmek isterken aynı zamanda eğlencelerinden ödün vermek istemezler. Maalesef bu tür bir durum geçerli değildir. Eğlenceden kısıp zamanını tamamen gelişime yatırmanı önermiyorum. Fakat bazı gereksiz şeyleri azaltmanı öneriyorum. Örneğin, televizyon karşısında geçirdiğin süreyi azaltmayı düşünebilirsin.

Biliyorum, akşam eve geldiğinde yorgunluğunu giderecek bir dizi veya film izlemek hoşuna gidiyor olabilir. Benim de gıpta ettiğim, çok beğendiğim ve takip ettiğim oyuncular var. Ancak her şeyi kararında bırakmak zorundasın. Bütün akşamını diziye ayırmak yerine ailenle vakit geçirmeye ayırırsan bu senin için çok daha faydalı bir adım olacaktır.

Öncüleri takip etmelisin

Birçok insan bunu istemeyerek bile olsa yapar. Sen henüz yapmadıysan en kısa sürede bu adımı atmalısın. Kendini geliştirmek istediğin alanda öncü olan kişileri takip etmeye başlamalısın. Onlardan öğrenecek çok şeyin olduğunu unutmamalısın. Üstelik artık Twitter gibi bir yer varken onların herkese açık bir biçimde paylaştığı bilgilerden yararlanabilirsin.

Kendi alanında öncü olan kişiler doğru davranışlar, doğru nitelikler ve becerilerle bulundukları konumu hak eden kişilerdir. Bu konuda çok örnek verebilirim ama yönlendirme yapmak istemiyorum. Bu kişilerin kimler olduğunu kendi alanına göre benden daha iyi biliyor olmalısın. Onlardan öğrenecek çok şey olduğunu unutmamalısın.

Geçmişi geride bırakmalısın

Evet, bunu yapmalısın. Bırak gitsin demelisin. Geçmişin yüküyle yaşamak gelecekte hiçbir işe yaramayan bir şeydir. Sadece kendini sınırlamış olursun. Sadece geçmişteki mutsuz açmış çiçeğin hala açmaya devam etmesini sağlarsın. Bu nedenle geçmişle arana bir çizgi çekmen gerekir.

Biliyorum, geçmişi geride bırakman çok kolay değil. Fakat daha iyi bir insan ve kendini geliştirmiş bir insan olmak istiyorsan bunu yapmak zorundasın. Geçmişteki hataların için kendini affetmeyi denemelisin. Sen sadece yoluna bakmalısın. Buna kalp kırıklıkları, hayal kırıklıkları ve ciddi kayıplar dahildir. Onlarla yaşarsan hiçbir şekilde hareket edemezsin.

Nezaketi öğrenmelisin

Birçok insan maalesef bu konuda yetersiz kalır. Elbette bir kişiye çok nazik davranmanı önerecek değilim. Ancak etrafındaki insanlara nezaket göstermeyi öğrenmen gerekir. Bu nezaket karşısında şefkat, sabır ve sevgi gibi çok değerli şeyler kazanabilirsin. İyi bir insan olmak sadece yeteneklerini geliştirmekle ilgili değildir. Bir insan olarak duygularını da geliştirmen gerekir.

Etrafındaki insanlara nezaket gösterdiğin zaman aldığın karşılığa dikkat etmelisin. Ama her şeyi bununla sınırlı tutmamalısın. Aynı zamanda başkalarına nazik davrandığında kendini nasıl hissettiğine odaklanmalısın. Büyük bir olasılıkla kendini daha iyi hissedeceksin. Bu iyilik gelişim açısından doğru yol olduğunun işaretidir.

Ara vermeyi ihmal etmemelisin

Kendini geliştirmek çok yorucu bir iştir. Birçok noktayı aynı anda düşünmen ve planlaman gerekebilir. Kişisel gelişimin için zaman zaman ara vermeyi ihmal etmemelisin. Bu aralar gücünü toplamana ve bugüne kadar kat ettiğin yolu görmene yardımcı olacaktır. Her nasıl yakıtı olmayan bir araba çalışmıyorsa sen de enerjin olmadığı zaman hareket etmeyi başaramazsın.

Bu nedenle zaman yönetimi çok önemli bir kavramdır. Bir yandan zamanını yönetirken diğer yandan günlük veya haftalık planlar oluşturmalısın. Bu planlar içerisinde mutlaka kendine zaman ayırma diye bir bölüm olmalıdır. İşte bu bölümleri dinlenmek, enerji toplamak ve tekrar yola çıkmaya hazırlanmak için kullanmalısın.

Disiplinli olmalısın

Kendini geliştirmek istiyorsan mutlaka disiplinli olman gerekir. Disiplinli olmayı başarırsan kısa sürede kendin için ihtiyaç duyduğun her şeyi oluşturma başarısını gösterirsin. Bir yerde disiplin varsa o yerde bozulmalar çok az olacak ve üretkenlik doğal olarak artış gösterecektir. Bunun için yaptığın her ne ise ona sıkı sıkı sarılmalısın.

Ne yapıyorsan onu içtenlikle yapmalısın. Çalışırken yoğun bir biçimde kararlı olmalısın. Güçlü olmalı ve daha akıllıca hareket etmelisin. Dayanıklı olma konusunda kendini geliştirmeye çalışmalısın. Attığın her ama her adımda daha diri, daha güçlü ve daha dayanıklı olmak için çaba göstermelisin. Bir şeyi kalpten yaparsan sonunda sonuç alma olasılığın çok daha yüksek olur.

Gelişime bağlı kalmalısın

Bu şu an yazdığım 35. öneri. Belki daha fazlasını bile yazabilirim. Ama artık yeterli görüyorum. Son olarak ise gelişimine bağlı kalmanı öneriyorum. Çoğu insan hemen bir gecede mükemmel bir değişim ve gelişim arzu eder. Ancak kendini geliştirmek ve kendini değiştirmek böyle bir şey değildir. Zaman, ilerleme ve taahhüt gereklidir.

Kendini geliştirmek uzun vadeli bir iş olduğundan en başından itibaren bu yolculuk için kendini hazır hale getirmelisin. Kısa mesafeli bir yolculuğa çıkarken yanına ihtiyaç duyduğun çok az şeyi alırsın. Ancak uzun mesafeli bir yolculuk olduğunda daha fazlasını yaparsın. İşte kendini geliştirmek için çıkacağın bu yolu uzun mesafe yolculuğu olarak görmeli ve buna sıkı bir şekilde hazırlanmalısın.

Öğrenmeyi asla bırakmamalısın

Kendini geliştirmek konusunda bilmen gereken bir diğer önemli durum ise öğrenmenin geçici bir heves olmamasıdır. En azından bunu geçici bir heves olmaktan çıkarmalısın. Her gün yeni şeyler öğrenmelisin. Bir müzik dinleyerek, bir kitap okuyarak, bir köşe yazısı okuyarak veya bir video izleyerek. Her nasıl yaparsan yapmalı ama her gün yeni bir şeyler öğrenmeye çalışmalısın.

Zaman içerisinde belirli konular hakkında daha fazla bilgili olabileceksin. Hatta edindiğin bilgiler yeterli gelmeyecek ve daha fazlasını öğrenmeye çalışacaksın. İçinde böyle bir arzu belirdiği zaman mutlu olmalısın. Çünkü artık sen kendini geliştiren bir insansın. Bu arzu ve bu şevkle yoluna devam etmelisin.

21 pratik uygulamayla ilk denemeleri yapmalısın

Yukarıda yer alan pratik yöntemlerin birer çözüm olduğunu düşünmüyorsan çok daha kapsamlı ve kararlı adımlar atmayı düşünebilirsin. Şimdiye kadar anlattığım hemen hemen her şey teoride güzel şeylerdir. Ancak bana “balık tutmayı öğretme balık ver” diyenlerden biriysen seni uygulamalı adımlarla kendini geliştirmeye davet ediyorum.

Aşağıda bahsetmiş olduğum kendini geliştirme yollarından bazıları yaşam stilinle uyumlu bazıları ise yaşam stiline uyumsuz olabilir. Bu nedenle seçici davranmalı ve sana fayda sağlayabilecek olanları seçmelisin. Unutmadan, bu yolların her birisini günde sadece 10 dakika ayırman gerektiğini unutmamalısın. Umarım başarılı olursun.

1. Maksimum 10 dakikalık egzersiz

Samimi olmak gerekirse spor yapmaya saatlerini harcamak gerçekten yorucudur. Hem fiziksel hem zihinsel açıdan seni yoran bu egzersiz türünden vazgeçip daha kolay uygulanabilir bir şeyler seçmeyi düşünebilirsin. Böylece fiziksel olarak kendini geliştirmeye başlayabilirsin.

Elbette yapacağın egzersizi bir plana uygun hale getirmen gerekir. Bunun için cep telefonunda kullanabileceğin 7 Dakika Egzersiz uygulamasından faydalanabilirsin. Bu uygulamada yer alan kısa süreli egzersizleri düzenli olarak yaparak sağlıklı bir vücuda sahip olabilirsin.

2. Maksimum 10 dakikalık yürüyüş

Basit bir soru sormak istiyorum:: her gün aynı odada vakit geçirmekten sıkılmadın mı?? Cevabını ikimiz de biliyoruz. Tek yapman gereken yeşilliğin olduğu bir yer bulup orada kısa süreliğine yürüş yapmak ve doğanın tadını çıkarmaktır.

Doğanın içerisinde yer alırken vaktin çabuk geçtiğinin farkında bile olmazsın. Belki 10 dakika diye başladığın yürüyüşe 30 dakika sonra son verebilirsin. Vücudunun ve zihninin rahatlamaya ihtiyacı vardır ve 10 dakikayı ona çok görmemelisin.

3. Maksimum 3 dakikalık esneme hareketleri

Her gün bir masanın başında oturarak çalışan biriysen vücudunun hareket etme olanağının çok düşük olduğunu bilmelisin. Bu durumda onu rahatlatabilecek ufak detayları düşünmen gerekir. İşte bu 2-3 dakikalık ufak detaylar esneme hareketleridir.

Arada bir oturduğun sandalyeden kalkıp esneme hareketleri yaparak vücut kaslarını rahatlatmaya çalışmalısın. Böylece vücudunun sana daha iyi tepki vermesini sağlayabilirsin. Vücudundan aldığın tepki ne kadar kaliteli olursa konsantrasyon ve verimlilik açısından daha az sorun yaşarsın.

4. 1 saniyelik gülümseme

Gülümsemenin çok farklı faydaları vardır ama en önemlisi güvenini ve mutluluk düzeyini artırmasıdır. Sadece bir saniyelik gülümsemeni kaydederek dahi başarılı bir iş yapmış olursun. Günde 1 kez gülümserken selfie çekmeli ve o an neler hissettiğini yazmalısın.

Selfie çektikten sonra onu kendine saklamalısın ve başkasıyla paylaşmayı düşünmemelisin. Bu sayede ihtiyaç duyduğun memnuniyeti kendi kendine bulmayı başarabilirsin. Kendini mutlu hissettiğinde ve kendine güvendiğinde gelişim açısından çok daha kararlı adımlar atacağından şüphe duymamalısın.

5. Rahatsız edici 3 duygusal düşmanla mücadele

Gün içerisinde seni en çok rahatsız edecek olan 3 önemli duygu vardır. Bunlardan ilki endişe, ikincisi kaygı ve üçüncüsü ise depresyondur. Her birisiyle mücadele konusunda yeterli bilgiye sahip olursan gün içerisinde kendini çok daha memnun hissedebilirsin.

Zihninin memnun olması gelişim açısından doğru ekipmanlara sahip olman anlamına gelir. Bu nedenle endişe, kaygı ve depresyonla mücadele etmenin yollarını keşfetmeye önem vermelisin. Endişelerin ile mücadele etmek istiyorsan endişe ve kaygılardan kurtulma konulu yazımı okuyabilirsin.

6. 10 dakikalık şekerleme

Öğleye doğru bastıran uykuna çözüm bulamazsan kendini geliştirme konusunda türlü türlü yollar denesen bile başarılı olamazsın. Bunun sebebi zihinsel olarak gelişime açık olmamaktır. Öğleye doğru yorgunluk çöküyorsa kahve içmeyi bir kenara bırakıp sadece 10 dakikalığına şekerleme yapmalısın.

Bu kısa süreli şekerleme etrafında olan biteni daha net görme, daha uyanık olma ve en önemlisi daha isabetli hareket etme konusunda sana yardımcı olur. Bu kısa süreli uykuyu küçümsersen gününün çok daha kötü geçeceğinden emin olabilirsin. Kendini geliştirmek için mutlaka sağlığını önemsemelisin.

7. Pozitif biriyle 10 dakika takılma

Etrafında ne kadar pozitif insan varsa kendi ruh halin bir o kadar iyi olur. Bu nedenle pozitif insanlarla arkadaşlık etmek çok daha doğrudur. Sana sürekli pozitif mesajlar veren, ruh halinin dengesiz hale bürünmesine engel olan ve motivasyonunu yükselten insanlarla vakit geçirmelisin.

Çalıştığın yerde veya ev ortamında bu şekilde insanlar varsa onlarla 10 dakikalığına sohbet etmen yeterlidir. Örneğin, kısa süreli yürüyüşe çıkmak istediğinde bu pozitif insana yürüyüş teklifini yapabilirsin. Bu tür bir insanla geçireceğin 10 dakika takılmak ruhunu besleyecektir.

8. Minimum 10 dakika desteğe başvurma

Hayat gerçekten zorlayıcıdır. İnsanlar bunu kabul etmeyi pek istemezler ama koşullar düşünüldüğünde bunun ne denli doğru olduğu ortaya çıkar. Para konusunda sıkıntın varsa, arkadaşların destekleyici değilse ve çalıştığın iş ruhunu sömürüyorsa nefes dahi alamazsın.

Bunların herhangi birisi kendi gelişimine engel değilmiş gibi görünebilir. Ancak her birisi ileriye doğru adım atmanı engelleyen etkenlerdir. Kendini zor durumda hissediyorsan ve bulunduğun durumundan çıkmayı başaramıyorsan bir terapiste danışarak destek almayı düşünmelisin.

9. 10 dakikada kendini tanıma

Bilgi gelişimin en önemli destekçisidir. Kendin hakkında ne kadar fazla bilgiye sahip olursan senin için bir o kadar iyidir. Bu nedenle mutlaka kişiliğin konusunda bilgi sahibi olmalı ve kendini tanımaya çalışmalısın.

Bu konuda ilk önerim insan kendini nasıl tanır isimli yazıma göz atman olacaktır. İkincil olarak ise 16 Personalities adresindeki kapsamlı kişilik testini gerçekleştirmeni tavsiye ederim. Tüm bunlar sayesinde kendini çok daha yakından tanıma fırsatı elde edebilirsin.

10. 10 dakikalığına gün doğumunu seyretme

Bazen hayatın en önemli anlarını yaşamak gerekir. Hayatında sürekli önemli gelişmelerin yaşanmasını beklememelisin. Bunun yerine anı oluşturmaya çalışmalı ve o anın tadını çıkarmak için elinden geleni yapmayı denemelisin.

Sadece 10 dakikalığına sabah erkenden uyanıp gün doğumunu seyretmek buna verilebilecek en ideal örneklerden biridir. Belki bunu sürekli yapamazsın ama gün doğumunu rahat rahat görebileceğin bir yerde kahvaltı yapmaya çalışabilirsin. Doğanın güzelliklerinden yararlanarak ruhuna değer katmalısın.

11. 10 dakika müzik dinleme

Endişe konusunda ciddi sıkıntıların varsa ve endişenin gelişimini engellediğini düşünüyorsan müzik dinleme alışkanlığına sahip olmalısın. Müzik dinleyerek yaşadığın endişenin bir kısmını üzerinden atabilirsin. Böylece gelişimine daha fazla önem verebilirsin.

Müzik dinlerken doğru müzik tercihlerini yapmayı ihmal etmemelisin. Ruh halini karamsarlığa sürükleyecek müzikler değil daha eğlenceli ve hareketli müzikler dinlemeyi tercih etmelisin. Sadece 1-2 şarkı yani 10 dakika müzik dinleyerek gelişimine destek olabilirsin.

12. 10 dakikalık gülme seansı

Gülmenin çok önemli olduğundan daha önce söz etmiştim. Bunu yinelemek istemiyorum ama kendini güldürmek için neler yapabileceğinden söz etmek istiyorum. Yakınımızdaki pek çok insanın telefonuna bakarken kahkahalar attığı anları hatırlıyor musun?

Bu kahkahaların sebebi muhtemelen izlenilen komik bir video veya okunan bir karikatürdür. Hangisini tercih edersen et kendine vakit ayırarak bir gülme seansı gerçekleştirmelisin. Böylece stresini azaltabilir ve zihninin daha potansiyelli bir biçimde çalışmasına yardımcı olabilirsin.

13. 10 dakikada kontrol

Kendini geliştirmek istiyorsan bunu kontrolsüz bir biçimde yapamazsın. Kendini geliştirmenin yolları konusunda ne kadar bilgili olursan ol kontrollü uygulama yoluna gitmezsen hiçbir verim alamazsın. Her zaman kendine “Ne yapıyorum?” ve “Doğru yolda mıyım?” sorularını sorma fırsatına sahip olmalısın.

Bu sorulara vereceğin cevapları not etmelisin. Doğru yolda yer aldığına inanıyorsan yaptığın şeyi yüksek sesle dile getirmelisin. Doğru yolda olduğuna inanmıyorsan “Bunu değiştirmeliyim!” diye haykırarak farklı bir yöne doğru gitme cesaretini göstermelisin.

14. 5 dakikada duygusal zeka testi

Zeki olman durumunda hayatında yaşadığın problemlerin önemli bir kısmının üstesinden gelebilirsin. Ancak, bazen saf zeka bazı problemleri aşmak için pek yeterli değildir. Çünkü duygusal zekanı kullanman gerekebilir.

Duygusal insanlarla ilişkilerin ve iletişim becerilerin gibi çok farklı alanları derinden etkilemeyi başarabilir. Bunun için duygusal zekanın ne durumda olduğunu öğrenmeli ve onu geliştirmeye çalışmalısın. A Real Me adresindeki EQ testini çözerek duygusal zeka seviyeni öğrenmelisin.

15. 5 dakikada memnuniyet pratiği

Üzerine kara bulutlar çökmüş olsa dahi memnuniyet duyabileceğin bir şeylere sahipsindir. Doğu felsefesinin en iyi yanı bu tür öğretilerle dolu olmasıdır. Şimdi benzer yaklaşımı modern zamana uyarlayarak hayatından memnuniyet duymaya çalışmalısın.

Sadece 5 dakikanı ayırarak her gün hayatında yaşanan memnun edici durumları not etmelisin. Not ettiğin bu durumlar ruh halinin daha iyi olmasını sağlayacak ve sana gelişim açısından fırsat tanıyacaktır. Not alırken maddeleri üç ile sınırlı tutmalı ve aşırıya kaçmaktan kaçınmalısın.

16. 10 dakika mola

Modern hayatın en büyük getirisi insanı sürekli olarak meşguliyete yönlendirmedir. Modern hayatın sistemine giriş yaptığın zaman kendine çok fazla hareket alanı bulamazsın. Kendini bu tür bir kıskaçta hissettiğin zaman 10 dakika mola vermeli ve hiçbir şey yapmamalısın.

10 dakikalık mola sırasında genel işlerinden ve düşüncelerinden uzak durmalısın. Belki bu kısa süre içerisinde birkaç küçük oyun oynayabilirsin. Böylece zihninin şarj olmasını sağlayabilir ve geri döndüğünde daha verimli çalışarak öğrenmeye devam edebilirsin.

17. 10 dakika okuma

Her zaman söylediğim gibi okuma alışkanlığı kendini geliştirmen için son derece etkili bir yöntemdir. Belki hayatın koşuşturmasından buna vakit bulamayabilirsin. Kendini geliştirme yolları kapsamında ayıracağın 10 dakikalık sürede birkaç sayfa okumayı denemelisin.

Belki hızlı okuma konusunda kendini geliştirerek 10 dakikaya daha fazlasını sığdırmayı başarabilirsin. Seçim tamamen sana aittir. Sadece 10 dakikalığına bir şeyler okuyarak hayatına çok anlamlı katkılar yapabileceğini aklından çıkarmamalısın.

18. Yeni dil öğrenmeye 10 dakika ayırma

İkinci bir dile sahip olan insanın kendini geliştirme olasılığı tek dil bilen insandan çok daha fazladır. Bir dili profesyonel düzeyde öğrenmek ile gündelik düzeyde öğrenmek arasında çok büyük fark vardır. Gündelik düzey öğrenimi için günlük 10 dakikanı ayırman oldukça yeterlidir.

Yeni bir dil öğrenmek istiyorsan bunu eğlenceli bir biçimde gerçekleştirmelisin. Duolingo gibi uygulamalardan yararlanarak bunu kolayca yapabilirsin. Sadece 10 dakikada çeşitli testler çözerek yeni bir dil öğrenme adına kendini geliştirebilirsin.

19. Eğitim kurslarına 10 dakika ayırma

Hayatın boyunca sürekli öğrenmeye devam edebilirsin. Bunun için erişimi ücretsiz olan eğitim programlarını keşfetmen gerekir. Belki bir nebze olsun YouTube videolarından yardım almayı düşünebilirsin ama planlı olan içeriklerden yararlanmak çok daha doğrudur.

Kendi kendine öğrenmek ve bilgilerini geliştirmek istiyorsan yararlanabileceğin pek çok farklı platform vardır. ODTÜ tarafından sunulan Bilgeİş eğitimlerini, ücretsiz ve ücretli Udemy kurslarını ve yabancı dilin olması durumunda Academic Earth adresinden faydalanmayı deneyebilirsin.

20. 10 dakika telefon bildirimlerini kapama

Her insan gün içerisinde türlü türlü dikkat dağıtıcılarla karşı karşıya kalır. Bunlardan en etkilisi ve en sürekli olan ise telefon sesidir. Bildirim sesi, çağrı sesi veya mesaj sesi, ne olursa olsun bunları duyduğumuz zaman dikkatimiz kısa süreliğine bile olsa dağılmış olur. Telefonu açıp açmaman veya cevap yazıp yazmaman önemli değildir.

Bir işle meşgul olduğun zaman telefonu yanından uzaklaştırmayı denemelisin. Mümkünse onu sessize alıp farklı bir odaya koymayı düşünebilirsin. Bu sana dikkat toplama konusunda fazlasıyla yardımcı olacaktır. Telefonu yanından uzaklaştırmak için ilk olarak on dakikalık egzersizlerle başlamalısın.

Paylaşmaya ne dersin?
Kaan Karadeniz
Kaan Karadeniz

İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden mezunum. Yazı yazmayı ve araştırma yapmayı seviyorum. Psikolog, terapist, astrolog veya yaşam koçu değilim. Hedefim insanların hayatlarına değer katabilecek bilgileri onlarla buluşturmaktır.

570 Comments

  1. merhaba ben birinci sınıf üniversite öğrencisiyim biraz tembelim bundan sonra kitap okumaya çalışacağım ama nasıl nerden başlıyabılırım acaba yadımcı olabılırmısınız

    • Merhaba abduulsettar,

      Bu tür bir soru yönelttiğin için teşekkür ederim. Sitede bu konuda sana yardımcı olabilecek sayısız içerik bulunmaktadır. Menüden Okumaya Teşvik kısmına giderek veya aşağıda vermiş olduğum bağlantıya göz atarak sitede yer alanları okuyarak başlayabilirsin. Kitap okuma alışkanlığı hemen geliştirilebilecek bir şey değildir. Zaman ve kararlılık gerektirir. Bunu unutmamalısın.

      https://www.grisayfalar.com/okumaya-tesvik-taktikleri/

  2. Kaan Bey bu siteye ilk kez girip baştan ortalara kadar bütün yorumları okudum ve başta birkaç şeyi size bildirmek istiyorum:
    Eğer duygularınızı tam olarak yerinde kontrol edebiliyorsanız bu durumdan ayrılmamak için elinizden geleni ki zaten az şey lazımdır, yapmalısınız; bu noktaya gelene kadar birçok şey öğreneceksiniz ve duygularla âlâkalı söylediğim durumdaysanız istediğiniz bilgiyi öğrenebilirsiniz hâttâ bu durumdayken düşünceleriniz tarzınızı oluşturacaktır,düşünmenin özünü bulacaksınız eğer duygularınızı tam olarak kontrol edebiliyorsanız.İstediğiniz konuda bilgi almanızın yanısıra örnek vereyim ki şunu da başarabilirsiniz:
    Meselâ 50 yıldır hiç koşmuyorsunuz,somun gibi yaşamıyorsunuz fakat çok da hareket etmiyorsunuz;sonra ihtiyacınız oldu,mesela birisi kovalıyor,kaçacaksınız ve eğer duygu kontrolünüz mükemmel,eksiksizse sizi bile şaşırtacak hızda koşabilirsiniz.Bu insanın gücüdür.İnsan her konuda uzman olabilir.Gerçekte de benim matematiğim,fen derslerim ve sözel derslerim çok iyidir ayrıca yorumlama ve anlayış gösterme yeteneğimi görmeniz lâzım fakat bu durumdan kibirli biri olduğumu değil bir şeyi öğretmek için elinden geleni yapmaya çalışan biri olduğumu düşünün.
    Genel sorunlarımız galibâ öğrencilerin.Buradan onlara da ders çıkarabilirim:
    Eğer dersleriniz umduğunuz gibi değilse de bunu şimdilik unutun,yönetim sistemi size bunu söylemese de siz bunu yapın ki yaptığınıza asla pişmân olmaz ve hiçbir şeyi kaybetmezsiniz:
    Eğer öğrencilik hayatınızda derslerden yüksek not almaya çalıştığınız için öğreniyorsanız yanlış davranıyorsunuzdur.Kenidinizi kontrol edebilmeye çalışın,örneklerimi kesinlikle okuyun:
    Bir arkadaşım vardı her şeye sinirlenen ve sinirlendiğinde “Allah’ım sabır ver “diyip diyip duruyordu ama ne fayda!Siz böyle olmayın ve yalnızca içinizde çözüm bulmaya çalışın.Aslında dediklerimi yaşayanlar çok iyi anlar ama siz de anlamaya çalışıp uygulamaya çalışın.Bilimsel açıklama ne demek anlayacaksınız.Tarih dersim kötü,bunu uzunca açıklamak istemiyorum çünkü gereksiz ama dilerseniz yazarım.”Bilimsel açıklamanın ne demek olduğunu anlayacaksınız” demiştim, bilim kadarıyla materyalizm bununla karıştırılabilecek bir şey ve karıştırmanızı istemem.
    Öğrenci arkadaşlarım siz de dilerseniz istediğiniz derste nasıl gelişeceğinizi söyleyebilirim.

    • Merhaba,

      Yorumunuz için çok teşekkür ederim. Yardıma ihtiyaç olan herkese yardımcı olabilmek için sorumluluk aldığınız için ayrıca teşekkür ederim. Yazdıklarınız önemli ve umarım her okuyan kendisine ait mesajı içerisinden almayı başarabilir.

  3. Merhaba öncelikle sunu söylemek isterim ki normolde böyle bloglarda hic yorum yazmam ama bütüün soruları enn içten şekilde cevaplaman beni inanılmaz etkiledi. Asıl meseleme gelecek olursak ben ygs ye hazırlanmaktayım yani sadece lafta hazırlanıyorum öyle ahım şahım bi ders çalışmam yok çünkü kendi işimi kurmak istiyorum genç bir girişimci olmak istiyorum ve bu durum beni inanılmaz ikilemde bırakıyor. Hani imkan verilse dünyayı titreteceğim gibi düşünür ve hayal ederim her zamaniçin. Konudan konuya atlıyorum ama en sonda toparlayacağım şimdi zeki olduğumu kendimde düşünürüm etrafımdaki insanlarda söyler ama sanki hiçbir vasfım yok gibi yeteneğim yok gibi hissediyorum hal böyle olunca ne iş hayatına yönelebiliyorum ne sınava hazırlanabiliyorum tabi bide maddi korku var bi işe atılmak istesem enn azında bile belli bi bütce gerekli bunu temin etme ihtimalim yok denecek kadar azdır. Velhasıl kelam sizce kendimi geliştirmek daha doğrusu yeteneklerimi ilgi alanlarımı keşfetmek için ne yapmalı nasıl çalışmalıyım şimdiden teşekkürlerrr 🙂

    • Merhaba İsimsiz,

      Değerli yorumun için teşekkür ederim. Şu sıralar senin gibi sınava hazırlanan çoğu kişide aynı fikirler vardır. Girişimci olmak istemen güzel bir şey ama girişimcilik için bir kabiliyetinin olması gerekli yani tek başına akıl veya sermaye yeterli olacak gibi durmuyor. En geç lise yıllarında aslında kabiliyetlerini keşfetmiş olman gerekirdi. Bunu yapabilmek için sayısız farklı yol deneyebilirsin ama hangisinin sana fayda sağlayacağını doğrudan söyleyebilecek birisi değilim. Profesyonel destek almayı düşünebilirsin.

      Benim sana bir önerim olabilir tabi bunu önce kendin kabul etmelisin. Sınava hazırlanmaya başla, geç kaldığını falan düşünme ve iyi bir üniversitede girişimcilik okumaya çalış. Böylece hayalindeki işin bölümünü okumuş ve en azından gelecek yıllarda geçmişe pişmanlıkla bakmaktan biraz bile olsa uzaklaşmayı başarabilirsin.

      • Bunu yapabilmek için sayısız farklı yol deneyebilirsin” demişsiniz biraz açarmısınız nasıl yollar anlayamadım ve inanılmaz merak ettim 🙂

        • Tekrardan merhaba,

          Kabiliyetlerini keşfetmek için birçok farklı yola başvurabilecek olman sende bir heyecan oluşturduysa bunun için hazır olduğunu düşünebilirsin. Girişimci olmak istiyorsan girişimcilik konusunda başarılı insanların hikayelerini okumakla yola çıkabilirsin. Kabiliyetlerimi bilmiyorum, kabiliyetlerimi nasıl öğrenirim diye düşünüyorsan özet mahiyetinde aşağıda yazdıklarımı okuyabilirsin.

          Bir insanın sahip olduğu yetenekleri uzmanlar genellikle teknik ve kişisel olarak iki farklı kategoride ele alırlar. Teknik kabiliyetler, bir işi yapmayı başarabilmek için sahip olduğun bilgi ve beceri olarak açıklanabilir. Konumuz girişimcilik olduğu için onun özelinde örnek verebilirim, girişimci olmak istiyorsan risk yönetimi konusunda becerinin olması gerekir.

          Diğer taraftan iş alanları arasında kolayca geçiş yapmanı sağlayacak çeşitli kabiliyetler vardır. Girişimcilik üzerinden örnek verecek olursam problem çözme becerin varsa planlama becerinin olduğunu, planlama becerin varsa liderlik becerin olduğunu düşünebilirsin. Tabi bunların her birisi fazlasıyla birbiriyle ilintili olduğundan genelde kağıt üzerinde bağlantı kurulması mümkündür.

          Kişisel becerilerin ise buradaki temel konumuz. Kişisel beceriler görev bildiğin işleri yaparken gösterdiğin yaklaşımla ilgilidir. En başında bir şey anlamadığından eminim o nedenle örnek vermem çok daha doğru olacaktır. Baskı altında çalışmaktan rahatsızlık duymuyorsan bu aslında bir kabiliyettir. Çalışırken güven ortamının oluşmasını istiyorsan bu yine kabiliyettir. Hızlı öğrenen ve işe adaptasyon konusunda sıkıntı çekmiyorsan bu da bir kabiliyettir. Bir işi yaparken sadakati önemsiyorsan bu da bir kabiliyettir.

          Bilgi benden, incelemesi senden. Bence dürüst olacağına güveniyorsan her şeyi bir kağıda dökmeyi düşünebilirsin. Ben dürüst olamam abartırım diyorsan o zaman yakınında yer alan birilerinden destek almalısın.

  4. Merhabalar.Öncelikle nasıl başlıcağımı bilmiyorum ama yorumlarınızı okudum gerçekten hepsi çok güzel. 19 yaşındayım ama hiç arkadaş çevrem yok düzgün ve en büyük sorunumda çekingen bir yapıya sahip olmam.
    Sorunlar bende olduğunu biliyorum ama nerden başlıcağımı hiç bilmiyorum.İletişim konusunda çok zayıfım.Birisini gördüğümde hemen diyolaga giremiyorum yada ne dicem diye düşünüyorum.Aklımdan geçen cümleleri karşı tarafa aktaramıyorum, ve bende kendimi geliştirmek için nerden başlıcağımıda bilmiyorum yardım edermisiniz.? 🙂

    • Merhaba Sessiz,

      İletişim konusunda ben de çok iyi olduğumu söyleyemem. Bu konuda ciddi sıkıntılarım var. En azından konuşma anlamında problem yaşadığımı söyleyebilirim. Bu problemi ortadan kaldırmak istiyorsan biraz daha cesaretli olup kelimelerden korkmadan karşındaki kişiye bir şeyler anlatmaya çalışmalısın. Bu çoğu zaman tanıdığın biri olmalı çünkü ancak onunla konuşurken daha rahat olabilirsin. İletişim konusunda sana detaylı bir biçimde yardımcı olamayacağım için üzgünüm. Gerçekten iletişim konusunda kendini geliştirmek istiyorsan bu konuda profesyonel destek almayı düşünebilirsin. Yine de başkasına bir şey anlatamıyorum kısmından daha çok yavaş olarak olsa bile cümleleri kurmayı denemen gerekir. En azından benim düşüncelerim bu şekilde.

  5. merhabalar ben 18 yaşındayım ve ilk okul 4t te maddi durumdan dolayı bırakmak zorunda kaldım şuan açık öğretimden baş vurdum ve her kes bana çok saf ve çook bilgisiz olduğumu söylerler çokta çekingen biriyim kişisel yönden kendimi nasıl geliştire bilirim açıktan okuyup daha başarılı ve bi meslek sahibi ola bilirmiyim çookk istiyorumm ama açıkcası bi o kadar hem kendime güenemiyorum ve korkuyorumm bana yardımcı olurmusunuz lütfen şimdiden teşekürler

    • Merhaba Dilan, değerli yorumun için teşekkür ederim.

      Doğruyu mu öğrenmek istiyorsun? Yoksa hayallerine bir tuğla da ben mi ekleyeyim? Hangisini seçeceğini bilmiyorum ama sanırım ben ikisini de sunabilirim. Hayatta hiçbir şey için geç kalmış sayılmazsın. Maddi yetersizlikten ötürü eğitimini tamamlayamamış olmana üzüldüm. Umarım en kısa sürede eğitimini tamamlayıp diplomanı alıp gönlünü ve zihnini rahatlatmayı başarabilirsin.

      Şimdi gelelim meslek edinme meselesine. Yakın bir arkadaşım var, kendisiyle olayların sonucu aynı yorumlarız ama hep farklı yollardan gideriz. Kendisi uzun zamandır hayalindeki mesleği yapmak için çaba göstermekte. Geçtiğimiz yıl öğretmenlik sınavına girdiğinde ise puanın yetmediğini söylemişti. Dahası, onunla hemen hemen aynı puana sahip bir kadının açıktan üniversiteyi bitirerek öğretmen olabildiğini ama kendisi üniversiteye gitmesine rağmen bunu yapamadığını söylediğinde epey tartışmıştık.

      Yukarıdaki anlattıklarım açıktan lise ve üniversiteyi bitirerek meslek sahibi olabileceğini sanırım özetler nitelikte. Bunu yapabilirsin ama öncelikle kendine olan güvenini kazanman şans. Bir şeylerden korkarak hareket edersen maalesef istediğin hedefe ulaşamazsın. Korkularından vazgeçmeye çalış, büyük hedefler seçme bunun yerine ufak ama gerçekleştirilebilir hedefler belirleyerek yoluna devam etmeye çalışmalısın.

      Başarılarla dolu bir ömür geçirmen dileğiyle, bol şans.

      • çok sağlun çookk teşekkür ederimm söylediklerinizii elbette uyguliycam ama kendimi en çok kişisel yönden geliştirmek istiyorumm her kesin beni salak saf bilmesin istiyorum kaan beyy ben de artık bi yerden beni ezmeye çalışanlara fırsat vermek istemiyorumm ve bunu nasıl yapıcam bilmiyorumm

        • Merhaba Dilan,

          Sorunun cevabı gayet basit. Okuyarak, araştırarak, kurcalayarak, yeni sorulara cevaplar bularak bunu başarabilirsin. Kimse kimseden üstün değildir bunu unutma, herkesin bir bildiği ama aynı zamanda bir bilmediği vardır. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp demiş büyükler, bence çok güzel söylemişler.

          Umarım hedeflerine ulaşabilir ve mutlu bir insan olabilirsin, hayat boyu bol şans.

  6. Merhaba ben eczacılık 1.sınıf öğrencisiyim. Bu yaşıma kadar kendimi geliştiricek hiçbir şey yapmadım okuduğum kitaplar sürekli cinayet, polisiye vb. tarzı kitaplardı ve bana hiçbişey katmadıklarını bilmeme rağmen okudum. Üniversite sınavlarına hazırlanırken bile şu olmak istiyorum diyebilceğim bi meslek yoktu ne istediğini bile bilmeyen bi insanım. Üniversite 1.sınıfımın 1.dönemi şuana kadarki hayatım kadar boş geçti ve bu artık benim canımı çok sıkıyo. Üniversite klüplerine katılmak istiyorum fln ama çekiniyorum sanırım yada benimle katılacak bi arkadaşım olmadığı için bende geri çekiliyorum. Kendimi gerçekten geliştirmek istiyorum kendime güvenmek istiyorum birşeyleri bilmek istiyorum artık yazım kuralları için kusura bakmayın internete umutsuzca kendimi geliştirmek yazdım ve ilk açtığım sayfa bu oldu. Herkesi dikkate alıp güzel cevaplar vermişsiniz ve belki banada bi faydası olur diye yazmak istedim ilk defa bi sitede bir şeye yorum yapıyorum şuan. Yardımcı olabilcek bir şeyler söyleyebilir misiniz acaba bana?

    • Merhaba Nazlı, değerli yorumun için teşekkür ederim.

      Onca kitabın sana katkı yapmadığını düşünmek tam anlamıyla talihsizlik diyebilirim. Emin ol anlatılanları kavrama ve yorumlama konusunda sayısız katkısı vardır ama senin bunları fark edebilme niyetin yok gibi geldi bana. İstemediğin bir bölümü okumayı düşünmekten çok o bölümü istemeye başlamalısın. Eczacılık okuyan hemen hemen kimseyi tanımıyorum desem yeridir. Bu nedenle eğitimlerin düzeyini ve ileride potansiyel iş durumların konusunda en ufak fikrim yok. Seni bu kadar bunaltan sorunun bu olduğuna tam olarak emin misin?

      Kendini hangi alanda geliştirmek istediğini söyleseydin yardımcı olmaya çalışırdım ama şu an hangi konuda kendini geliştirmek istediğin hususunda bir fikre sahip değilim. Bu nedenle okuduğun bölüm genelinde önerilerde bulunacağım. İlk olarak mutlaka üst sınıflardan birileriyle irtibata geçmeni öneririm. Onlar senden daha tecrübeli olduklarından sana bu konuda daha fazla yardımcı olabilirler. Bu konuda çekinceli olmanı gerektirecek herhangi bir durum yok çünkü yeni bir öğrencisin ve bölümün hakkında bilgi edinmek senin en doğal hakkındır.

      Eczacılık okuyan bir öğrenci olarak zaman yönetimi konusunda kendini geliştirmen lazım. Zaman yönetimi konusunda doğru adımlar attığın zaman kariyerin için basamakları çok daha kolay çıkabilirsin. Zaman yönetimini yaparken öncelikli işlere karar verip onları ortadan kaldırmalı, günlük rutinin her neyse onu gözden geçirmelisin. Yaptığın her plan kampüs/üniversite içi ve dışı olmak üzere iki farklı şekilde olmalıdır. Her bir plan içerisinde öncelikleri belirlemeli ve öncelikler dışında kalanları mutlaka isteğe bağlı gerçekleştirme konusunda kendini alıştırmaya çalışmalısın.

      Son olarak hafıza konusunda sana önerim olabilir. Hafızanı geliştirebilir ve güçlü olmasını sağlayabilirsin. İşte bu noktada okuduğun kitaplar fazlasıyla işine yarayacaktır. Belki üst sınıflar sana bu öneriyi yapacaklardır ama bir de benden duymuş ol, her zaman yanında kendi eğitim alanına özgü bir sözlük bulundurmaya çalış.

      Eğitim hayatında ve kariyerinin geri kalanında sana başarılar dilerim. Yeni soruların olursa buralarda olacağım, yorum göndermen yeterli olacaktır.

  7. Merhabalar. Ben anaokulunda yardımcı öğretmenim. Yeteri kadar deneyimim olmadığı için sınıf verilmedi henüz. Benim geliştirmem gereken yönlerim var. Yazılarınızın çoğunu okudum. Kısaca anlatayım. Benim ablam İstanbul da Mimar Sinan da felsefe okuyor. Hayatında her şeyi istediği gibi yaptı. Ama bana hiç bir zaman böyle bir fırsat verilmedi. Lise bitti iş hayatına atıldım. Kazancımı aileme getiriyorum. Bu durum benim zoruma gidiyor. Ailem okuyacaksan açıktan deyip önümü kestiler. İş hayatında ise bir öğretmen diplomayı marketten almış gibi hareket ediyor. Zor bir meslek seçtim evet ama çocuklarla ilgili değil. Yardımcı olduğum için her şeyi bana atan insanlarla meşgulüm. Sanırım yaşım gereği bir şey söyleyemiyorum. Bu durumdan çok sıkıldım ve kendimi bazen gerçekten zor tutuyorum. Erkek arkadaşım var. Geliri pek iyi sayılmaz. Lise okumuş ve iş hayatına atılmış. Onunla gelecek düşünüyorum fakat ailem bana sürekli mutsuz olacağımı, pişman olacağımı, üzüleceğimi ve çok çekeceğimi hatta gün yüzü görmeyeceğimi dile getiriyorlar. Bunu artık kaldıramıyorum. Erkek arkadaşım pek geri kafalı sayılmaz. Ama evlilik olduğu zaman onun değişeceğinden korkuyorum. Gerçekten pişman olmaktan.. Sorunlar üst üste geliyor ve ben bu kadar güçlü bir karakterde değilim henüz. Fikirlerinize ihtiyacım var. Hayatımı nasıl şekillendirmeliyim? Neler yapmalıyım? Gökyüzüne bakıp işte hayat bu demek yerine, ben sürekli bir yerlerde elimde tuğla taşıyarak kendime duvar örüyorum. İnanır mısınız ? Daha 18 yaşını yeni doldurmuş bir birey olarak kendimi çok yorulmuş hissediyorum.

    • Merhaba Esra, öncelikle yazılarımı okuduğun için ve yorum gönderdiğin için teşekkür ederim. Hayat bazen çekilmesi zor bir çile olabilmektedir ve sen bu çilenin tam göbeğinde yer alıyorsun. Seni oradan kurtaracak doğru kişi olamayabilirim ama elimden geldiğince düşüncelerimi paylaşacağım. Eğitimsiz olmaz Esra, hiçbir şekilde eğitimini yarıda bırakmamalısın. Bunu ailen ne için, nasıl istiyor bilemiyorum ama en az üniversite mezunu olmayı başarmalısın. Bunu basit bir diploma için söylemiyorum çünkü üniversite çok şey öğretiyor insana, sen öğrenmek istemesen bile öğreniyorsun böyle düşünebilirsin. Ne yapıp ne edip bir üniversiteye gitmelisin. Bu senin hayatın için fazlasıyla gerekli bir durum.

      Ailen seni yetiştirip büyütmüş ama yolunacak kaz ol diye büyütmüş olamaz. Bu davranışlarının arkasında farklı beklentiler yer alıyor olabilir ama emin değilim. Ablanın okuması ama senin bunu şimdilik başaramamış olman biraz garip geldi açıkçası… En azından onun araya girip aileni ikna etmesi gerekirdi. Neyse konu dağılmasın, ailenin senden tam olarak beklentilerini gerçekten öğrenmen gerekiyor. Ancak bu şekilde önünü tam anlamıyla görmeye başlayabilirsin.

      Erkek arkadaşın konusuna gelince… Aileler seçicidir Esra, erkek arkadaşında ne buldular veya ne bulamadılar bilmiyorum. Açıkçası kendisini tanımadığım için onun hakkında yorum da yapmayacağım. Ailenin erkek arkadaş konusunda sana telkinlerde bulunması aslında seni önemsediklerini gösterir.

      Benim bu konuda sana önerebileceğim en iyi tavsiye ablana danışmak olur. Bence ondan yardım almalı ve beraber bir çıkış yolu bulmalısınız. Dediğin gibi İstanbul gibi büyük bir şehirde okuyorsa şimdiden çok şey öğrenmiş olması gerekiyor… Tabi İstanbul’u görmek için orada okumuyorsa…

  8. merhaba ben yusuf her gencin yaptıgı bir hatayı yaptım birini sevdim ve beni reddedince bunalıma girdim haytım rüya gibi olmuştu fakat uyndıgımda 10. sınıfta gözlerimi açtıgımda sessiz içine sinmiş bir genç olarak uyandıgımı ve kendimi geç kalmış birisi olarak gördüm ne yapmam lazım acaba teşekkürler

    • Merhaba Yusuf,

      Öncelikle geçmiş olsun diyorum. Bu tür gönül meseleleri konusunda yorum yapmaktan olabildiğince kaçınırım çünkü tavsiye verebilecek doğru kişi değilim. Diğer taraftan bulunduğun durumun temel nedenleri acizlik, korku ve reddetmedir. Acizlik açısından kafaya takmana gerekecek bir şey yok, eğer yeteri kadar bilgiye sahip olursan hemen hemen her şeyi yapmayı başarabilirsin. Dolayısıyla kendini bu konuda ikna ederek ilk adımı atabilirsin. Korku biraz daha farklıdır, aşağıda korkular konusunda yazdığım iki farklı yazı yer almaktadır. O yazıları okuman senin için faydalı olacaktır.

      Son olarak reddetme meselesi, şu an senin durumun bunun için fazlasıyla müsait. Reddedildiğin için kendini reddediyorsun. Dolayısıyla hiçbir şey yapmak istemiyorsun veya yaptığın şeylerden keyif almıyorsun. Bunu aşmak için yeni denizlere yelken açmayı düşünmelisin. Birisi seni reddetti evet ama başkası seni kabul edebilir. İşte o kabul edecek kişiyi bulabilmek adına kendini toparlamalı ve tekrardan yola çıkmalısın.

      https://www.grisayfalar.com/korkularla-yuzlesmek-meydan-okumaya-hazirlan/

      https://www.grisayfalar.com/telas-stres-hissi-zihni-yipratan-aliskanliklar/

  9. Merhaba buna cevap verirmisiniz bilmiyorum yine yazmak istedim bundan önce kendinizi nasıl geliştirirm yazısında okudum ve cok beyendim benim sorum insan kendini yetersiz hissediyorsa kendini ben burda olmamliydim ben buraya ait değilim hissi icerisindeyse sürekli mutmayinsizlik ve beceriksizlikden korkuyorsa ne yapmali ve en kötüsü bir şeyi çok istiyor ama o yolda bir türlü gidemiyorsa ve gitmediği için ulasamadiginda farkındaysa ama hala harekete geçmiyirsa bir türlü gecemiyorsa ne yapmali

  10. Merhaba…
    Uludağ Üniversitesi iktisat bölümü 2.sınıf öğrencisiyim. Okulumuzda öğrenci klupleri hiç aktif değil neredeyse okul bize hiçbir şey katmıyor diyebilirim.Okulda kendimi gerçekten geliştirebiliceğim etkinlikler yok. İngilizce seviyem çok iyi değil kursa gitmeye başladım. Yazın hem kursa gidip hem de staj yapmayı planlıyorum. 3.snıfta satjıma devam edip aynı zamanda ingilizcemi daha da ilerletmeyi düşünüyorum 3.sınıf bitince yurtdışına çıkıp ingilizcemi geliştirmeyi,4.sınıfta iş ingilizcesi ve ofis programalarını öğrenmeyi planlıyorum bu süreçte çalıştığım şirketten ayrılmayıp stajıma devam etmeyi düşünüyorum. Sizce kendimi daha da geliştirebilmek için neler yapmalıyım

    • Merhaba Miray,

      Değerli yorumun için teşekkürler. Öğrenci kulüplerinin aktiflik durumu üniversiteden üniversiteye hatta bölümden bölüme farklılık göstermektedir. İktisat öğrencisi biri olarak alanında neler yapman gerektiğini düşünmen gayet doğal bir durum. En azından iyi bir noktadan başladığını görmekteyim. İngilizceyi ve özellikle mesleki İngilizceyi öğrenmen durumunda rakiplerine göre çok daha iyi bir konumda olabilirsin. Sen zaten planını çoktan yapmışsın bana pek bir söz düşmen ancak bazı önerilerim olabilir.

      Üniversiteyi olabildiğince sömür. Bakma sen diğerlerinin ne dediğine, ekonominin göbeğinde olan bir insan olacaksın ve bu sömürmenin ne demek olduğunu iyi öğrenmen gerektiği anlamına gelmektedir. Faydalanmak zorundasın yani önüne çıkan her şeyden faydalanmayı bilmelisin. Başlangıçta kendi alanında düzenli olarak yayınlanan bilimsel dergileri tespit etmeye çalış ve onları takip et. Üniversitenin kütüphanesi araştırma yapmak isteyenler yardımcı olabilmek için bu bilimsel yayınlara aboneliklerini gerçekleştirirler ve emin ol bu epey maliyetlidir. Onları kullan, o kaynakları olabildiğince sömür. Verilen paranın bir değeri olsun ve sen de okuduğun okulun hakkını vermeye çalış.

      Matematikle aranı iyi tut hatta onu geliştirmek için ekstra çaba sarf et. İngilizceden sonra ilk hedefin bu olsun. Zehir gibi matematiği var denilen kişilerden birisi olmak için kolları sıva ve olabildiğince kendini geliştirmeye çalış. Bunu nasıl yapacağını bana sorma çünkü benim matematiğim çok iyi değil, kendime yetecek kadar. Ancak bir iktisat öğrencisinin matematiğinin her daim iyi olması gerekir. En az bir yabancı dil kadar iyi bir matematik bilgisi de gereklidir.

      Bunlar dışında sana pek önerim olamaz maalesef. İktisat çok farklı bir alan en azından eğitim gördüğümüz fakültenin farklı fakülteler bile olması aramızdaki farklı anlatmak için yeterli olur. Eğitim hayatında başarılar diliyorum. Ne zaman istersen bana dilediğin kadar soru sorabilirsin.

Yorum yapıp katkı sağla...