Kullanılan en etkili 5 adımlı üretkenlik takvimi

Kendin için bir günlük takvim oluşturmak ister misin? Gün içerisinde neyi ne zaman yapman gerektiğini gösteren üretkenlik takvimiyle tanış.

Üretkenlik söz konusu olduğunda sayısız öneriyle karşılaşabilirsin. Bu önerilerin birçoğu birbirini yeniler ama içlerinden işe yarar olanları bulmak güçtür. Başarılı insanlar kendilerine bir sistem yani bir takvim oluşturarak bu problemi kolayca ortadan kaldırırlar.

Başarılı insanlar ne tür bir takvim kullanırlar? Bu sorunun tek ve net bir cevabı vardır. Sahip olduğun enerjiyi yapman gereken iş ile doğru şekilde eşitleme yoluna gitmen gerekir. Böylece kendini kontrolde hissederek daha üretken olabilirsin.

Başlangıç rotasını belirle

Şimdi seni çok büyük bir sır ile tanıştıracağım. Büyük başarılara imza atmış neredeyse tüm insanların güne başlangıç rotaları vardır. Bir başka ifadeyle saçmalıklar ortaya çıkmadan senin yola çıkmış olman gerekir.

İşinde ne yaparsan yap mutlaka birilerinin senden çeşitli talepleri olacaktır. Bu talepleri karşılamaya çalışırken aslında temel hedeflerine ek bir şeyler eklemiş olursun. Böylece kendini kümelenmiş hedeflerin girdabında bulursun. Hedefler birbiriyle rekabet edip öncelik karmaşasına kapılmadan önce harekete geçmelisin.

İşin ile yaşamın arasında denge kurmak istiyorsanız senin için neyin önemli olduğunu bilmeli ve bunlara odaklanmalısın. Net hedeflere sahip olmak kendine duyduğun güvenin artmasını sağlar. En önemlisi artık kendini kontrolde hissetmeye başlarsın ve üretkenlik kapısını aralarsın.

Önce önemli işi yap

Birçok insan işe gelir gelmez hemen e-postaları ve görüşme takvimini kontrol etmeye eğilimlidir. Başka bir deyişle günün en önemli hatasını yapmış olurlar. Sen bu yolu takip etmek yerine kendin için burada bulacağın yolu takip etmelisin.

Eric Barker‘ın aktardığı bilimsel veriye göre beynin en keskin olduğu an “uyandıktan sonraki 2.5-4 saatlik” dilimdir. Bu zaman dilimini alelade işlerle geçirirsen hata yapmış olursun. Bunun yerine en önemli çalışmalarını ve en önemli işlerini uyandıktan 2.5-4 saatlik dilim içerisinde gerçekleştirmelisin.

Eğer iş yerindeki durum bunu yapmanıza izin vermeyecek ise alternatif bir yol geliştirebilirsin. Yapman gereken en önemli işi evden çıkmadan önce yaparak bu dezavantajı ortadan kaldırabilirsin. Bunu yaparsan aynı zamanda sorumluluk bilincini geliştirmeyi başarabilirsin.

Enerjini topla

İnsanlar aslında doğal bir ritme göre hareket ederler. Bu ritmi yatık “S” veya düz “U” olarak düşünebilirsin.

  • Saat 06:00 olduğunda insan beyni uyarılma anlamında harekete geçmeye başlar.
  • Saat 09:00‘da uyarılma seviyesi maksimum seviyeye çıkar.
  • Saat 12:00‘a doğru uyarılma seviyesinde düşüşler başlar.
  • Saat 15:00‘e doğru uyarılma seviyesi ortalama seviyeye iner ama tekrar yukarı çıkmaya başlar.
  • Saat 18:00‘da uyarılma seviyesi maksimum seviyeye tekrardan ulaşır.

Bu saatten sonra ise insan beyninin uyarılma seviyesi kademeli olarak düşer ve 06:00’a kadar minimum seviyeye iner. Bu döngü her gün gerçekleşir ve bu döngü doğal bir döngüdür.

Doğal ritme ayak uydurursan üretken olma konusunda çok daha iyi işler çıkarabilirsin. Bu nedenle pek çok ülkede öğle arası diye bir tabir vardır. Öğle arasından maksimum verim almak istiyorsan bu aralıkta kısa süreliğine uyumayı ve enerjini toplamayı düşünmelisin.

Görüşme yap

Öğle arasına kadar olan kısmı hallettiğine göre artık öğleye ve daha sonrasına odaklanmaya başlayabilirsin. Tavsiyem öğle arasında pek hoşuna gitmeyen işleri yapmaktan yana olacaktır. Çünkü öğle arasında enerjin oldukça düşüktür ve önemli işleri düşük enerjiyle yapman mümkün değildir.

Öğleden sormaya bırakmış olduğun telefon görüşmeleri, toplantılar ve e-posta kontrolleri gibi “ıvır zıvır” işleri bu zaman diliminde yaparak günün en verimsiz dönemini dahi verimli geçirmeyi başarabilirsin. Gördüğün gibi her şey aslında sistematik hareket edebilmekle ilgilidir.

Rahatla

Başarılı insanlar çok çalışır ve hiç dinlenmeden hareket ederler diye düşünüyorsan yanıldığını söylemeliyim. Başarılı insanlar akşamlarını dinlenmeye ayırırlar. Ancak bazı insanların bu dinlenme evresini çok yanlış yorumladıklarını belirtmem gerek.

Akşam olduğu zaman insanlar genellikle televizyon izleyerek, oyun oynayarak veya yemek yiyerek dinlenmeye çalışırlar. Bu işe yarar bir dinlenme yöntemi değildir. Çünkü bunların hepsi pasif etkinliklerdir.

Akşamları stresi minimum seviyeye indirip rahatlamak istiyorsan aktif etkinliklere doğru yönelmelisin. Örneğin, Arkadaşlarınla buluşabilirsin veya spora gidebilirsin. Hiçbir şey yapamıyorsan ailenle vakit geçirmeli veya müzik dinlemelisin.

  • Spor yapabilirsin.
  • İbadete vakit ayırabilirsin.
  • Müzik dinleyebilirsin.
  • Arkadaşlarına veya ailenle vakit geçirebilirsin.
  • Masaj yaptırabilirsin.
  • Yürüyüşe çıkabilirsin.
  • Meditasyon yapabilirsin.

Bunların hiçbirisini yapmak istemiyorsan ama “rahatlamak istiyorum” diyorsan bu durumda pasif etkinliklerden faydalanabilirsin. Bunlar her ne kadar aktif etkinlikler kadar etkili olmasa bile zaman zaman işine yarayabilirler:

  • Alışveriş yapabilirsin.
  • Yemek yiyebilirsin.
  • Oyun oynayabilirsin.
  • İnternet ortamında gezinebilirsin.
  • Televizyonda dizi veya film izleyebilirsin.

Yapman gerekenleri yaptıktan sonra doğru yatağın yolunu tutmalısın. Artık uykuya ve en önemlisi zamanında uykuya ihtiyacın vardır. Uyumak için saatin 02:00 olmasını beklememelisin. Bu sağlığın açısından iyi olmayan bir durumdur. Eğer uykunu alamadan uyanırsan potansiyel olarak şunlar gerçekleşebilir:

  • Dikkat dağınıklığı yaşayabilirsin.
  • Anlık hafıza kayıpları yaşayabilirsin.
  • Ruh halinde enerji seviyen çok düşük olur.
  • Nicel becerilerinin kalitesi azalır.
  • Mantıksal akıl yürütmede zorluk çekersin.
  • Genel matematik bilginde çuvallamaya başlarsın.

Umarım bu öneriler üretken olmanı sağlayacak takvimi oluşturma konusunda sana yardımcı olmuştur. Önerilerime eklemek istediğin bir şeyler varsa hemen yorum yapabilir veya önerilerimi beğendiysen yazımı arkadaşlarınla paylaşabilirsin.

Paylaşmaya ne dersin?
Kaan Karadeniz
Kaan Karadeniz

İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden mezunum. Yazı yazmayı ve araştırma yapmayı seviyorum. Psikolog, terapist, astrolog veya yaşam koçu değilim. Hedefim insanların hayatlarına değer katabilecek bilgileri onlarla buluşturmaktır.

2 Comments

  1. Naçizane 45 yıllık tecrübem dayanarak şunu diyebilirim,ısrarla devam etmek eninde sonunda sonuca götürüyor.

    • Merhaba,

      Değerli katkınız için çok teşekkür ederim. Sonuç alacağımızı düşündüğümüz her işte sonuna kadar gidebilmemiz gerek ama sonucu olmayacak bir durum söz konusu olduğunda bunu yapmak pek doğru değil maalesef.

Yorum yapıp katkı sağla...